Şimdi yolda yürürken yukarı bakıyorum. Kafama bir kasa düşecekmiş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | إنه كأني أسير في الشارع و أنظر للأعلى لأنني أشعر بأن هناك خزنة ستسقط على رأسي |
Bir yere park etmiş. Bulunduğu yere bomba düşecekmiş. - Biz ona bir teklif yapmazsak tabi. | Open Subtitles | وخبأها في مكانٍ ستسقط فيه قنبلةألمانية،ما لم نقدملهعرضاً. |
Yerine kötü takılmış. Er veya geç düşecekmiş. | Open Subtitles | تثبيت ردئ , كانت ستسقط ان آجلا أو عاجلا |
Etrafa bakıyor, sanki başına bir şey düşecekmiş gibi davranıyordu. | Open Subtitles | إستمر بالنظر حوله ، في إنتظار الشيء الذي سيسقط على رأسه |
Teşekkürler. Sürekli düşecekmiş gibi geliyor. | Open Subtitles | شكراً، ومع ذلك أعتقد أنه سيسقط |
Sonunda düşecekmiş. | Open Subtitles | إنه أخيرا سيسقط |
- Cidden mi? - Hep düşecekmiş gibi duruyor ama asla düşmüyor. Para tuzağı işte. | Open Subtitles | اجل,انها كذلك,دوما" تظهر بأنها ستسقط ولكنها لا تسقط ,انها حيلة |