Gardiyanları sizin kadar dikkatli izlediğim söylenemez ama Dün bir şey farkettim. | Open Subtitles | أنا واثق أنني لم ألحظ سلوك الحراس بقدر ملاحظتكما يا رفاق لكنني لاحظت شيئاً يوم أمس |
Dün bir Liberty Metro otobüsü kırmızıda geçip birini ezdi. | Open Subtitles | يوم أمس حافلة الحرية مترو ركض الضوء الأحمر، مما أسفر عن مقتل شخص. |
Dün bir adamın ayak ve eli bulundu, bugün de ben bir diz ve kalça buldum. | Open Subtitles | قدم و يد رجل قد وجدت في العراء يوم أمس ولكن مبكرا اليوم وجدت ركبة و فخذ في زقاق |
Ve Dün bir asker şeytan gördüm küçük bir kızın içinden çıkmaya çalışan. | Open Subtitles | البارحه رئية وحش يحاول المرور من خلال الفتاه |
Baksana, birisi geldi ve Dün bir yer ayırttığını söylüyor. | Open Subtitles | توجد هنا امرأة تقول... أنك قمت بحجز غرفة لها بالأمس |
Dün bir tefeciydin. | Open Subtitles | البارحة كنت شخص يقدم القروض بفوائد كبيرة. |
Nedeni Dün bir öğrencinin bana bu yazıyı vermesi. | Open Subtitles | السبب هو أن أحد الطلاب سلمني بحثه يوم أمس |
O bizim hedefe Dün bir çekim vardı ve o yuttum. | Open Subtitles | لقد كان لديها فرصة جيدة للنيل من هدفنا يوم أمس, لكنها أخفقت |
Bu noktaya değinen 15 maddelik bir plan hazırladım. Her biriniz Dün bir kopyasını aldınız. | Open Subtitles | وضعتُ خطة بـ15 نقطة تستعرض ذلك، حصل كلّ واحد منكم على نسخة يوم أمس. |
Dün bir cipin geldiğini söyledi. | Open Subtitles | قال لي جاء سيارات الدفع الرباعي في يوم أمس. |
Evet. Dün bir kadını tuvalette acımadan patakladı. | Open Subtitles | أجل بحق الجحيم، لقد ضربت أمرأة حتى فقدت الوعي في حمامنا يوم أمس |
Senatör Heally'e bizlerin deli olduğumuzu söylemişsiniz fakat Dün bir böcek istilasının makul olduğunu düşünüyordunuz. | Open Subtitles | قلتي للسينتور هيلي أننا مجانين ولكن يوم أمس ظننتي أن مخطط الغزو كان واقعي |
Büyük ihtimalle. Dün bir sipariş gitmişti. Bir bakayım. | Open Subtitles | ربما طلب خرج يوم أمس دعني أتحقق |
Dün bir turist rehberi aldım. | Open Subtitles | لقد أحضرت الدليل السياحي يوم أمس. |
Daha Dün bir sürü almamış mıydın? | Open Subtitles | ألم تشتري الكثير منها يوم أمس ؟ أوه.. |
Ayrıca Dün bir haftalık izne çıktı. | Open Subtitles | و يوم أمس رفعت إجازة لمدة أسبوع |
Dün bir dükkânda kırmızı bir perde gördüm. | Open Subtitles | في البارحه في السوق رايت اللون الاحمر منه |
Dün, bir arkadaşımın hücrelere götürüldüğünü izledim. | Open Subtitles | رأيت صديقاً يأخذ إلى الحبس الإنفرادي البارحه |
Baksana, birisi geldi ve Dün bir yer ayırttığını söylüyor. | Open Subtitles | توجد هنا امرأة تقول... أنك قمت بحجز غرفة لها بالأمس |
Dün bir tefeciydin. | Open Subtitles | البارحة كنت شخص يقدم القروض بفوائد كبيرة. |