Sen bir Avenger'sın. Her zaman Dünyayı kurtarmak için gizli çalışıyordun. | Open Subtitles | كنتي المنتقمه كنتي دائما تسعين لانقاذ العالم |
Dünyayı kurtarmak için kaç çiçek gerekiyor? | Open Subtitles | اذن، كم زهره تحتاجون لانقاذ العالم ؟ |
Büyük adamlar medyayı her zaman Dünyayı kurtarmak için kullandılar. | Open Subtitles | لطالما سيطر العظماء على أجهزة الاعلام من أجل إنقاذ العالم |
Kimse bilmeseydi eğer, Dünyayı kurtarmak için hayatını feda eder miydin? | Open Subtitles | هل سوف تضحي بحياتك من أجل إنقاذ العالم حتى إذا لا أحد يعرف أنّك الفاعل؟ |
Seni seviyorum ama Dünyayı kurtarmak için sadece 14 saatimiz var! | Open Subtitles | أحبّك لكنّنا لدينا 14 ساعه فقط لإنقاذ الأرض |
Dünyayı kurtarmak için gereken son dakikalar geçip giderken, bürokrasiyle uğraşıyoruz. | Open Subtitles | كمحاولات في وقت ضيق لإنقاذ العالم فإن هذا عمل بيروقراطي للغاية.. |
Eğer onu görürsen, kılıcımı geri istediğimi söyle. Dünyayı kurtarmak için ona ihtiyacı olduğunu söyledi | Open Subtitles | قال انه يحتاجه من أجل انقاذ العالم |
O Augustine ile hastalıklarla savaşmak, kanseri tedavi etmek Dünyayı kurtarmak için sihirli bir genel tedavi üzerinde çalışıyordu. | Open Subtitles | كان يعمل مع (أوجاستين) لتحويل دم مصّاصي الدماء لترياق سحريّ عام. وذلك لمقاومة الأمراض وعلاج السرطان وإنقاذ العالم. |
Dünyayı kurtarmak için 108 dakikada bir, bir düğmeye basıyordu. | Open Subtitles | كان يضغط زرّاً كلّ 108 دقائق لينقذ العالم |
Dünyayı kurtarmak için insanoğlunu cezalandırmaktan. | Open Subtitles | معاقبة الانسانية لانقاذ العالم |
Dünyayı kurtarmak için bazı fedakârlıklar yapmalıyım. | Open Subtitles | . . عليّ التضحية لانقاذ العالم |
Tamam. Dünyayı kurtarmak için dört dakikamız kaldı. | Open Subtitles | حسنا , لدينا 5 دقائق لانقاذ العالم |
Dünyayı kurtarmak için üremeyi durdurmak istiyorlar. | Open Subtitles | انهم يريدون انهاء الانجاب لانقاذ العالم |
Sanki bunu Dünyayı kurtarmak için yapmak zorundaymışsın gibi. | Open Subtitles | وهذا ما تحتاج فعله لانقاذ العالم |
Dünyayı kurtarmak için Noah Bennet'in torununu kaçırmam epey çılgınca oldu. | Open Subtitles | من الجنون أنّه تحتّم عليّ اختطاف حفيد (نوح بينيت) من أجل إنقاذ العالم |
Ben buraya kocamı bulup eve götürebilmek için geldim, lanet olası Dünyayı kurtarmak için değil. | Open Subtitles | {\pos(190,230)\cHFF0000\3cH00FFFF}... جئتُ إلى هنا لإيجاد زوجي {\pos(190,210)\cHFF0000\3cH00FFFF}لكي أعيده للديار، ليس من أجل إنقاذ العالم اللعين! |
Dünyayı kurtarmak için, bir hayatın feda edilmesi ödenmesi gereken bir bedel. | Open Subtitles | لإنقاذ الأرض... كلفة حياة واحدة... هو الثمن الذي يجب أن يُدفع |
Senin gözlerin kör olabilir ama ben Dünyayı kurtarmak için her şeyi yapacağım. | Open Subtitles | ...يمكنك أن تغض الطرف لكني سأقوم بما يلزم لإنقاذ الأرض... |
Dünyayı kurtarmak için birini yollayacaksan, bundan hoşlanan birini bul. | Open Subtitles | إذا أرسلت شخص ما لإنقاذ العالم, تأكّد أنهم يحبّونه بهذه الطّريقة. |
Dünyayı kurtarmak için bazı fedakârlıklar yapmalıyım. | Open Subtitles | لابد من التضحية من أجل انقاذ العالم |