"düzeltmez" - Traduction Turc en Arabe

    • يصلح
        
    • يُصلح
        
    • يعوّض
        
    Eşyalarını vermek çok cömertçe, ama babanın yediği haltı düzeltmez. Open Subtitles منح أشيائك كرم كبير منك يا فتى ولكنه لن يصلح الفوضى التى سببها والدك
    Hastaneyi yönetirken herkese beceriksiz olduğunu söylemek durumu düzeltmez. Open Subtitles السير في المستشفى وإخبار الجميع أنهم غير كفئين لن يصلح هذه الحالة.
    Özür dilemek bunu düzeltmez, Anne... Özür dilemek hiçbir şeyi düzeltmez. Open Subtitles ...الأسف لن يصلح ذلك يا أمي الأسف لن يصلح أي شيء
    Umursamanız çok tatlı çocuklar, ...ama ona zarar vermek hiçbir şeyi düzeltmez. Open Subtitles من اللطيف أنكم مهتمين يارفاق لكن إيذائه لن يُصلح أي شيء
    Evet, bam teline bastı ama bir konuşma her şeyi düzeltmez. Open Subtitles ونعم لقد أثّرت فيني لكنّ خطاباً واحداً .لا يعوّض الّذي حصل
    Bu hiçbir şeyi düzeltmez, farkındayım ama mutluyum işte. Open Subtitles أعلم... أن هذا لا يصلح أي شيء... لكنني سعيد فقط.
    Takılmayacağım. Ama bu işleri düzeltmez. Open Subtitles لن أفعل ذلك, لكن هذا لن يصلح الأمر
    Bu hiçbir şeyi düzeltmez. Open Subtitles هذا لا يصلح أي شيء
    İntikam hiçbir şeyi düzeltmez. Open Subtitles الثأر لا يصلح أي شيء.
    Yaramayacak. Hiçbir şeyi düzeltmez. Open Subtitles .لنيفعل لن يصلح أي شيء
    Evet ama onu öldürmek bunu düzeltmez. Open Subtitles -نعم .. وقتله لن يصلح هذا
    Ve Kyle'ın anlattıklarını söylemek, bunu düzeltmez. Open Subtitles و أخبارها بما قاله (كايل) لن يصلح الأمر
    Hiçbir şeyi düzeltmez. Open Subtitles لن يصلح أي شيء
    Bak, içmek hiçbir şeyi düzeltmez. Open Subtitles إسمعي، الشرب لا... لا يُصلح الأمور
    Towers'ı yakalamak bunu düzeltmez mi? Open Subtitles -هل القبض على (تاورز) يعوّض عن ذلك؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus