"düzenlemek" - Traduction Turc en Arabe

    • إقامة
        
    • لتنظيم
        
    • ترتيب
        
    • تخطيط
        
    • لترتيب
        
    • تنظم
        
    • تنظيم
        
    • مشغولا بتنظيم
        
    • ربّما بإمكاننا أن
        
    • تُقيم
        
    • دون ذلك
        
    Bu gece parti düzenlemek için sizin yardımınıza ihtiyacım var. Open Subtitles وأريدكم أن تساعدوني يا رفاق في إقامة حفلة لهذه الليلة
    Teamülde sabık bir Prenses'e tören düzenlemek diye bir şey yoktur. Open Subtitles ببساطة ما سبق إقامة جنازة لعضوة سابقة بالعائلة المالكة
    Hani adeti düzenlemek için çıkarılan ama aslında doğum kontrol işlevi gören. Open Subtitles لعلاج عدم انتظام الدورة الشهرية والذي يعمل في الواقع كأداة لتنظيم النسل
    Onlar küçük şeyler, insanlar, mahalle basketbol takımlarının skorunu takip etmek veya araştırmalarını düzenlemek veya klasik müzik öğretmek veya ilginç astronomi tarihlerini hesaplamak için uygulamalar yapıyorlardı. TED كانت هذه البرامج أشياء صغيرة ينشئ الناس التطبيقات ليتابعوا انتصارات فرق كرة السلة المحلية أو لتنظيم أبحاثهم أو لتعليم الناس الموسيقى الكلاسيكية أو لحساب التواريخ الفلكية الغريبة
    "Kromozon"ları yeniden düzenlemek, ya da böyle bir şey işte, değil mi? Open Subtitles إعادة ترتيب الكروموسومات أو أياً ما كانت ، هل هذا صحيح ؟
    Bize olanak sağlacağı bir başka şey de müfredatı yeniden düzenlemek olacaktır. TED والشيء الاخر .. فان الاتمتة تمكننا من اعادة ترتيب المنهج الدراسي
    Görünüşe bakılırsa Birlik orayı güvenli ve.. ...saldırılarını düzenlemek için bir yer olarak kullanıyormuş. Open Subtitles واضح أن الاتّحاد يتخذها مأمنًا ومركز تخطيط لهجماتهم.
    Teamülde sabık bir Prenses'e tören düzenlemek diye bir şey yoktur. Open Subtitles ببساطة ما سبق إقامة جنازة لعضوة سابقة بالعائلة المالكة
    Helene, doğum günümde bir eğlence düzenlemek istiyorum. Bence güzel olur. Open Subtitles ،هيلين، أريد إقامة حفلاً لعيد مولدي سيكون أمر لطيف
    Onlarınkini düzenlemek istedim diye bir saat nutuk dinledim. Open Subtitles قد عرضت عليهم إقامة واحدة فألقوا علي محاضرة كاملة
    Onlarinkini düzenlemek istedim diye bir saat nutuk dinledim. Open Subtitles قد عرضت عليهم إقامة واحدة فألقوا علي محاضرة كاملة
    Birçok haklı nedenden dolayı, uçan kameraları düzenlemek için mantıklı yasaların üretilmesi zordur. TED للكثير من الأسباب الجيدة، فإنه من الصعب الإتيان بقوانين راشدة، لتنظيم أمر الكاميرات الطائرة.
    Daha sonrasında toplantılar düzenlemek, seçmenleri kaydetmek, yeni kulüplere katılmak ve yeni arkadaşlar edinmek için organize oluyoruz. TED بعدئد، نشكل دوائر لتنظيم التجمعات وتسجيل الناخبين، والانضمام لأندية جديدة وتكوين صداقات جديدة.
    Çalış canım. Bu yüzden kalp atışlarını düzenlemek, çarpıntı ve titremeleri önlemek için bu reçeteye ihtiyacı var. Open Subtitles إعمل يا عزيزي , و هو بحاجة لهذا الدواء لتنظيم دقّات قلبه و السيطرة على خفقانه و هزّاته
    Bazı şeyleri değiştirmek... ve hayatımı yeniden düzenlemek istiyorum. Open Subtitles أود تغيير بعض الأشياء. إعادة ترتيب حياتي.
    Vasiyetimi yeniden düzenlemek için bir avukata ihtiyacım var. Open Subtitles إني بحاجة لمحامٍ لإعادة صياغة وصيّتي، لأعيد ترتيب عقاراتي
    Psikiyatri ve nöroloji servisleri arasında bir oturum düzenlemek istiyorum. Open Subtitles أريد ترتيب جلسة بين وحدة الطب النفسي ووحدة الأعصاب
    Hoteli yeniden düzenlemek, mülkiyetine almak. Open Subtitles اعاده تخطيط الفندق ، عقارات
    Bir darbe düzenlemek ve kralı tahtından indirmek için mükemmel bir pozisyondayız. Open Subtitles من الداخل نحن في موقعا ممتاز لترتيب انقلاب مفاجئ والإطاحة بملك الأرض
    Önceki Dalai Lama zamanında savunma bakanıyken o zamanlar orduyu yeniden düzenlemek istemiştin. Open Subtitles عندما أنت كُنْتَ وزيرَ الدفاع إلى دالاي لاما السابق... أردت أن تنظم الجيش.
    Gardırobunuzu veya masanızı düzenlemek muhtemelen hayatınızdaki en stresli sorunlar değildir. TED تنظيم خزانة الملابس أو المكتب ليست بالضرورة من المهام الضاغطة في الحياة.
    Evet ama sizin Avustralya'daki bir turu düzenlemek üzere gitmeniz gerekmiyor muydu? Open Subtitles نعم... لكن ألست مشغولا بتنظيم جولة ما تنظيم جولة الى استراليا ؟
    Sonra acil müdahale gerekmiyorsa ilaçlarını düzenlemek yetebilir. Open Subtitles و بعدها ، إن لم تظهر إشارات للتدخّل الجراحي المُلِح ــ ربّما بإمكاننا أن نكتفي فقط بالأدوية ــ لا يمكننا
    Aniden doğum günü partisi düzenlemek istediğini söyledi. Open Subtitles من فراغ هي قالت بأنها تريد أن تُقيم حفل عيد ميلادها
    Alet kutusunu boşaltıp iyice temizledikten sonra sonunda her şeyi yeniden düzenlemek. Open Subtitles كذا و إفراغ صندوق عدته و تنظيفه و يلقي كل شيء ما دون ذلك خلف ظهره

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus