50 yaşlarında olduğu zamanlar hakkında bildiğimiz her şeyi bir araya getirdiğimizde, nasıl yaşlanacaklarını gösteren orta yaş kolesterol düzeyleri değildi. | TED | وعندما جمعنا معا كل ما عرفناه عنهم في سن ال 50، لم تكن مستويات الكوليسترول في منتصف العمر التي تنبأت كيف سيكبرون |
Endişe ve depresyon düzeyleri daha düşük olacak. | TED | سيكون لديها مستويات أقل من التوتر والاكتئاب. |
Bunların hepsi doğru. Sadece farklı gerçeklik düzeyleri var. | Open Subtitles | كل ذلك حقيقة , و لكنه مستويات مختلفة من الحقيقة |
EDTA düzeyleri çok yüksekti. | Open Subtitles | كَانَ عِنْدَها مستويات عاليةُ إي دي تي أي. |
Radyasyon düzeyleri biraz yüksek, ama tehlikeli değil. | Open Subtitles | ترتفع مستويات الإشعاع بشكل قليل، لكنّها ليست خطيرة |
Çünkü, her otun... değişen Kannabinoid düzeyleri, kendi benzersiz dalga formunu veya spektrum üretir. | Open Subtitles | بسبب تفاوت مستويات القنب لكل نوعية تقوم بأنتاج شكل الموجة الفريدة أو الطيف |
Sadece erkeklerden elde edilebilen net bilgiyi bozabilecek sürekli değişkenlik gösteren hormon düzeyleri yok. | TED | ليس لديهم مستويات تقلّب مستمر من الهرمونات يمكنها أن تشوش البيانات الخالصة التي يمكن الحصول عليها لو كان لديهم الرجال فقط |
Enzim düzeyleri, bağırsak bakterileri ve hatta bağırsak uzunluğu gibi farklılıklar, her bireyin gıdalardan alacağı enerjinin biraz farklı olabileceğini gösterir. | TED | الاختلافات في أشياء مثل مستويات الأنزيمات والجراثيم المعوية، وحتى طول الأمعاء، تعني بأن قدرة كل فرد على استخراج الطاقة من الطعام مختلفة قليلًا. |
Araç kiti şirketlere su tüketim düzeylerini ölçmeyi öğretiyordu ve bu düzeyleri nasıl aşağı çekecekleriyle ilgili ipuçları içeriyordu. | TED | علّمت حزمة الأدوات الشركات بطريقة عملية كيفية قياس مستويات استهلاك المياه الحالية وتكوّنت من نصائح لمساعدتهم على تقليل هذه المستويات. |
Şimdi, yenilenen uyarı düzeyleri korkun, çok korkun, acayip korkun, her şey değişecek ve hapı yuttuğunu biliyorsun şeklinde olacak. | Open Subtitles | الآن , بِتَحديث مستويات الإنذار ستصبح... تَكُون خائفًا , تَكُون خائفًا جدًا تَكُونُمَذعُورًاللغاية. |
Dioksin düzeyleri çok yüksekmiţ. | Open Subtitles | قرأت لديهم مستويات مجنونة من الديوكسين. "الديوكسين: |
Birçok bilimsel çalışma göstermiştir ki, anormal mikroRNA ifade düzeyleri değişkenlik gösterir ve her kanser tipi için benzersiz, belirli bir model oluşturur; erken safhalarda bile, hastalığın ilerleyişini ve ilaçlara cevap verip vermediğini yansıtır; ya da düzelme döneminde mikroRNA'ları mükemmel, çok hassas biyo-göstergeler haline getirir. | TED | لقد أثبتت عدة دراسات علمية بأن مستويات التعبير اللاطبيعي للميكرو رنا يختلف ويخلق بصمة فريدة ومحددة لكل نوع من السرطان، حتى في مراحله الأولى، عاكسة بذلك تطور المرض، وسواء كان ذلك من حيث تفاعله مع العلاج أو في الهدأة، وهذا يجعل من الميكرو رنا أفضل، وأكثر العلامات البيولوجية حساسية. |
(Gülüşmeler) Evet, düşük serotonin düzeyleri de dönemsel duygusal bozukluk ve depresyonla bağlantılıydı. | TED | (ضحك) أجل، ويرتبط انخفاض مستويات السيروتونين أيضًا مع الاضطرابات العاطفية الموسمية والاكتئاب. |
Güç düzeyleri? | Open Subtitles | مستويات الطاقه ؟ |
Gulanit düzeyleri yüzde 60'a çıktı. | Open Subtitles | وصلت إلى مستويات دينا gulanite 60٪. |