dışarıdan bakınca, kendi halinde insanlar gibi görünürler ama içine girdiğinde anlarsın ki, her dakika yaptığın her şeyi herkes bilir. | Open Subtitles | لاأحد من الخارج يتطفل حولنا لكن الناس في الداخل تريد دائماً معرفة عملك في كل دقيقة من اليوم |
dışarıdan bakınca aynı görünüyorsun, sadece biraz daha sıkıcı. | Open Subtitles | ,حسنا, من الخارج بوضوح تبدو أنت كما أنت و لكن بشكل ممل قليلا |
dışarıdan bakınca biraz mal gibi görünüyorsun ama özünde tam bir kahramansın. | Open Subtitles | شكلك من الخارج ضعيف و لكن من الداخل قوي و عنيد |
Dolandırıcıymış bu adam. dışarıdan bakınca döküntü bir depo, içerideyse en kalite oyuncaklar. | Open Subtitles | هذا مكان محتال، مخزن مهدّم من الخارج و بأبهى حلّة من الداخل |
Olaya dışarıdan bakınca tanrı olarak yapman gerekeni yaptın. | Open Subtitles | الصورة الكبرى هو أنه توجب عليك فعل ذلك كإله |
dışarıdan bakınca korkusuz, içerideyse, tamamen başka bir şey var. | Open Subtitles | اعتقد انك لاتخافي من الخارج, وبداخلك شيء آخر تماما. |
dışarıdan bakınca kaynaşmış eğleniyor gözüküyorsunuz gençler. | Open Subtitles | من الخارج تبدون كأنكم متمتعين بمعرفة بعضكم البعض |
Dört gün önce, dışarıdan bakınca hayatım mükemmeldi. | Open Subtitles | قبل أربعة ايام من الخارج حياتي كانت تبدو مثالية |
Güzel. dışarıdan bakınca temiz görünüyor ama işin altında kesin bir suç vardır. | Open Subtitles | جميل، تبدو من الخارج جيدة لكن لا بد من وجود جرم ما |
Ama dışarıdan bakınca her gün gözümün önünde. | Open Subtitles | من من الخارج... إنه كله موجود قبال وجهي يومياً |
dışarıdan bakınca, Gormogon olmak için çok iyi bir adaysın. | Open Subtitles | من الخارج ، أنتَ مرشّح جيّد لتكون "غورموغون" |
dışarıdan bakınca bir tablo kadar güzelsin. | Open Subtitles | من الخارج ، أنتِ جميلة كصورة رقيقة |
Bak,belki dışarıdan bakınca çılgınca gelebilir. | Open Subtitles | أنظري,ربما هو من الخارج يبدو جنون |
dışarıdan bakınca mükemmel görünüyorlar. Kimse mükemmel değildir. | Open Subtitles | من الخارج ظهروا مثل العائلة المثالية |
Çünkü dışarıdan bakınca, kevaşe gibi görünmüyorsun. | Open Subtitles | لأنكي من الخارج ,لا تبدين كعاهرة |
En azından dışarıdan bakınca. Bunu kabul ediyorum. | Open Subtitles | على الأقل من الخارج سأرضى بهذا |
Biliyorum, dışarıdan bakınca taş gibi duran bir erkek modele benziyorum, ama içim cümbüş yeri şu anda. | Open Subtitles | حسناً, أعلم أنني ابدو من الخارج بلا مشاعر كالعارض على علبة صبغة "للرجال فقط" ولكنني من الداخل, متحمس |
dışarıdan bakınca gerçekten muazzamsın. | Open Subtitles | انت تعلمين , من الخارج انت نذهلة |
Olaya dışarıdan bakınca tanrı olarak yapman gerekeni yaptın. | Open Subtitles | الصورة الكبرى هو أنه توجب عليك فعل ذلك كإله |