İki önemli nokta var: balina dışkısı ve çürüyen balina leşleri. | TED | إنها تتلخص في أمرين رئيسيين: براز الحيتان و جثثها المتعفنة. |
Ayrıca ağzına hayvan dışkısı doldurulmuştu. | Open Subtitles | ـ و .. أجل ، كان هناك براز حيونات محشو في فمه |
Fare dışkısı buldum, bir de kendini daha güvende hissedersin diye düşündüm. | Open Subtitles | وجـدت بعضـاً من فضلات فئـران , و اعتقدت أنك ستشعريـن أكثـر أمانـاً |
İnsan dışkısı en saf hâliyle, içme suyuna, banyo suyuna, yıkama suyuna, sulama suyuna, gördüğünüz her türlü suya geri döner. | TED | فضلات البشر بشكلها المعتاد، تجد طريقها لمياه الشرب والاستحمام والغسيل، و مياه الري وشتى أنواع المياه. |
Bir aylık kurumuş inek dışkısı gibi duruyor değil mi? | Open Subtitles | نحن مثل روث الخراف الأسمر اليابس من صندوق عمل قديم. |
Ancak cinsiyete duyarlı biri olarak ona öküz dışkısı demek istiyorum. | TED | ولأنني متحيز للرجال فأفضل أن أسميه روث الثيران. |
Kulağındaki böcek dışkısı miktarına ve burundaki boşluklara göre besledikleri öfke kafatasının içeriden göçmesine neden olmuş. | Open Subtitles | حسنا، حكم من الكمية غائط حشرة في الأذن والتجاويف الأنفية يظهر بأن غذّوا في مثل هذه النسبة العنيفة |
Evet, kuş dışkısı 60'tan fazla bulaşıcı hastalık taşır. Tamam. | Open Subtitles | أجل، يشتهر ذرق الطيور بحمله أزيد من 60 مرضاً معدياً. |
Bunları buldum, böylece tornavidayı bira açmak, bir ayakkabının altından köpek dışkısı kazımak, kahvesini karıştırmak için kullandığını öğrendim. | Open Subtitles | إستخرجت كلّ هذا لأعرف أنّ المفكّ أستخدم لفتح الجعة كشط براز كلب من قاع حذاء، مزج القهوة |
Yarasa dışkısı veya bir parazitten enfeksiyon kapmış olabilirsin. | Open Subtitles | ربّما تكون عدوى بكتيريّة من براز الخفافيش أو من طفيلٍ ما. |
Yani o gördüğün külçe ise ejderhanın dışkısı. | Open Subtitles | بمعنى آخر، فإنّ قالب الكريستال ذاك هو فضلات التنّين إنه براز |
Sabit falan değildi. dışkısı suluydu, oksijen alamıyordu. Çok hastaydı. | Open Subtitles | لـم تــكن مسـتقرة , كـان لديـه براز مــائي , ونـقص في الأكـسجين كـان مريض للغــاية |
- İnsan dışkısı olduğunu mu söylüyorsun? - İnsan da olabilir. | Open Subtitles | هل تقول انها كانت فضلات انسان انسان كما يجب |
Hamster dışkısı. Toksokara taşıyor olabilir. Körlüğü açıklar. | Open Subtitles | فضلات هامستر قد تحتوي التوكسوكارا، تفسر العمى |
Aslında, ağaç güvesi dışkısı içeren bir tür alüvyon, biraz quartz ve mika bulduk. | Open Subtitles | بالواقع لقد ضربنا على الطمى اللذى يحتوى على فضلات حشره الغجر وبعض الكوارتز والميكا |
Evet, içinde inek dışkısı ve samanla, biraz da çamur vardır. | Open Subtitles | حسنا ً, إنه يحوي على فضلات بقر سوية مع القش والقليل من الطين للعزل |
Senin pislik olduğunu düşünüyorlar, hayvan dışkısı olduğunu. Sizler değersizsiniz. | Open Subtitles | يَعتقدونَ بأنّك قذر يَعتقدونَ بأنّك روث, وعديم القيمة |
Şimdi aşağı bak. Güvercin dışkısı görüyor musun? | Open Subtitles | و الآن انظري لأسفل أترين نهراً من روث الحمام؟ |
Milyonlarca litre domuz dışkısı, nehire dökülüyor. | Open Subtitles | الملايين من الجالونات من روث الحيوانات مقذوفة اسفل النهر |
Dışkı. Bebek dışkısı. İşte kokan bu efendim. | Open Subtitles | أنه رائحة الغائط، أنه غائط الطفل لدينا حادثة يا سيدي |
Hazır buradayken, üzerinde hâlâ kuş dışkısı olan kemikler var. Tekrar banyo ettirmek gerekebilir. Tabii. | Open Subtitles | بما أنّك هنا، لديّ بضع عظام ما زال عليها ذرق طيور، ربّما يجب أن تُنظف مجدداً. |
Sonra da sürücü koltuğuna köpek dışkısı bırakırım. | Open Subtitles | ثم أترك بُراز كلب على مِقعد السائق |
Evet ve burda insan kanı ve dışkısı izi bulduklarını yazıyor. | Open Subtitles | نعم و يقولون انهم وجدوا اثار الدم و الغائط الإنسانىى عليه |
Bir ölçek at dışkısı, bir ölçek nehir çamuru ve bir ölçek de özel malzememden. | Open Subtitles | قطعة من سماد حصان مع قطعة من طين النهر.. ومسحة صغيرة من سائلي الخاص! |
22 Temmuz'dan bir süre sonra İsveç’ten Google görsellerinde onu aratsaydınız, arama sonuçlarının üst kısımlarında köpek dışkısı resmini görebilirdiniz, küçük bir protesto olarak. | TED | إن كنت تبحث عنه في صور غوغل بعد أسابيع من حدث 22 يوليو في السويد، فستجد صورًا لفضلات كلب قد اعتلت نتائج البحث، كاحتجاجٍ بسيط. |
Ağaç dalında asılı kalmış bir su kayakçısı ve son olarak çok fazla karpuz çekirdeği tükettiği için dışkısı sıkışan 130 kiloluk bir adam. | Open Subtitles | متزحلق على الماء علّق نفسه على فرع شجرة و أخيراً و ليس آخراً رجل يَزِن 300 باوند أتى لأن برازه تأثّر بسبب |