Libya'da beraber görev yaptık. Almanlarla savaştık. | Open Subtitles | كنّا معاً في ليبيا, حاربنا الالمان |
Dennis Bryson'la Oakland'da beraber çalışmıştık. | Open Subtitles | أنا و"دينِس برايسن" عملنا معاً في "أوكلاند". |
Manchuria'da beraber savaşırken, bir patlama meydana geldi. | Open Subtitles | كنا نقاتل معاً في "مانشوريا" وكان هناك إنفجاراً |
Ve en son öyle bir şey varmış gibi hissettiğim zaman, şey, seninle BlueBell Apalooza'da beraber çaldığımız zamandı. | Open Subtitles | وآخر مرة شعرت فيها ان لدي حقا شيئا فنىّ انها آخر مرة أنا وانت عزفنا معا في مهرجان بلوبيل الموسيقيّ |
Grinnell'da beraber yemin ettik. Benimle kalıyordu. | Open Subtitles | تعهدنا القسم معا في " غرينيل " كانت تقيم معي في الأخوية |
Kandahar'da beraber görev yaparken yeniden yazmamı istedi. | Open Subtitles | المعدلة. طلب مني إعادة صيغتها عندما كنا نخدم معاً في مدينة "كاندهار". |
Çavuşumdu ve Afganistan'da beraber görev yaptık. | Open Subtitles | أنا والرقيب خدمنا معاً في أفغانستان. |
Arkadaşım Samantha. Julia Afton. Vogue'da beraber çalışıyoruz. | Open Subtitles | (سامانثا)، (جوليا أفتون)، عملنا معاً في (فوغ) |
El Paso'da beraber çalışırken en iyilerden biriydin. | Open Subtitles | كنت أحدى أفضل المراسلين عملنا معاً في (الباسو) |
Ama Londra da beraber takılacağız. | Open Subtitles | لكننا نخطط لقضاء بعض الوقت معاً في (لندن). |
Garey, Kahachu'da beraber basketbol oynadığınızı söyledi. | Open Subtitles | (جاري ) أخبرني أنكما لعبتما الكرة معاً في الجامعة |
Xanadu'da beraber avlaniriz diye düsünmüstüm. | Open Subtitles | ظننت أننا قد نصطاد معاً في "زانادو". |
Northside General'da beraber çalışıyoruz. | Open Subtitles | ما علاقتك ب (ويل)? لقد خدمنا معا في (اللواء الشمالي). |
Tam da beraber kalmayı planladığımız süreçte birden yok oldun. | Open Subtitles | أحاول ومحادثة نحن معكم عن تتحرك معا في... ... ولكم فقط ثم تختفي. - |
Latnok'ta da beraber olamıyoruz. | Open Subtitles | -لا يمكننا أن نكون معا في اللاتنوك أيضا |
Campbell's'da beraber çalıştık. | Open Subtitles | عملنا معا في "كامبلز" |