Sen termostatı merak etme. Karıma Rikers 'da olduğumu söyle. | Open Subtitles | لا تقلق حيال منظم الحرارة خاصتي، أخبر زوجتي أنني في سجن ريكرز. |
Danışmanım New York'da olduğumu öğrendiğinde, beni takip etmesi için senin arkadaşlarından birini tutmuş. | Open Subtitles | حين اكتشف مستشاري أنني في نيويورك استأجر أحد أصدقائك حتى يتتبعني |
İnsanlar bunun içinde bana bakacak ve Grand Tour'da olduğumu anlayacaklar. | Open Subtitles | الأشياء هي، والناس سوف تنظر في وجهي في ذلك وأعلم أنني في جولة الكبرى. |
Boston'da olduğumu bile bilmiyor ve öyle de kalmalı. | Open Subtitles | حسنٌ, أنه حتى لا يعرف أني في (بوسطن) و, أريدأنأبقيهعلى هذا النحو. |
Ona Canada'da olduğumu söyle. | Open Subtitles | أخبريها أني في كندا |
Japonya'da olduğumu nerden biliyorsun? | Open Subtitles | كيفَ علمتَ أنني كنتُ في اليابان؟ |
Kızı Meksika'ya götürürüm ve karım Afrika'da olduğumu düşünür. | Open Subtitles | أنا أخذ الطفلة إلى المكسيك وزوجتي تعتقد أنني في أفريقيا . |
Viola Londra'da olduğumu söyledi mi bilmiyorum... | Open Subtitles | اعلم أن فيولا قالت لك أنني في لندن ...ولكن |
Los Angeles'da olduğumu kimse bilmiyor. | Open Subtitles | لا أحد يعرف أنني في لوس أنجلوس |
Ama sakın kimseye Japonya'da olduğumu söyleme. | Open Subtitles | ولكن لا تخبري أحدا... أنني في اليابان |
Viola Londra'da olduğumu söyledi mi bilmiyorum ama bir gün önceden eve varacağım. | Open Subtitles | اعلم أن (فيولا) قالت لكِ أنني في لندن ولكن 00 عدت باكراً |
- Itaewon*'da olduğumu düşündüm. | Open Subtitles | (ظننت أنني في إتايوان (جزء من سيول ذا شعبية مع الأجانب إتايوان؟ |
Ayrıca Topaka'da olduğumu sanıyor. | Open Subtitles | وتظـن أنني في توبيكـا |
Pottery Barn'da olduğumu fark edememişim. | Open Subtitles | "لم أدرك أنني في محل "بوتري بارن |
Onlara, babamla birlikte Limoges'da olduğumu söyle. | Open Subtitles | قل لهم أنني في ((ليموج)) مع أبي. |
Monaco'da olduğumu sandığın zamanı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتتذكر عندما ظننت "أني في "موناكو |
Barselona'da olduğumu nereden bildin? | Open Subtitles | كيف عرفت أنني كنتُ في "برشلونة"؟ |