Yani şiddet içermeyen direniş, mücadeleyi yürütmekte daha etkili ve yapıcı bir yöntemdi. | TED | بمعنى آخر، فإن المقاومة غير المسلحة تعدّ طريقة أكثر فعالية وبناءة لخوض الصراع. |
Belki de vücudunuzda istemediğiniz şeylerin daha etkili bir şekilde atılmasını sağlayabilirsiniz. | TED | وربما تستطيع جعلها أكثر فعالية بتصفية الأشياء التي لا تريدها في جسمك. |
Bu amacına hizmet ediyor ama bence ileriye dönük yapılırsa daha etkili olur. | TED | ويخدمُ هذا هدف السنة. لكنني أجدُ أنها أكثر فعالية لو قمنا بذلك مقدمًا. |
Bu durumun ve çözümlerinin ağırlığını ve aciliyetini daha etkili bir şekilde anlatabilmem için yardımınıza ihtiyacım var. | TED | أحتاج مساعدتكم لإيصال خطورة وإلحاح هذه الوضعية وحلولها بشكل أكثر فاعلية. |
Kurumlar olmadan yapamayız, fakat kurumların da daha etkili olmasına ihtiyacımız var. | TED | لا نستطيع العمل بدون الحكومة، لكننا نحتاجها أن تكون أكثر فاعلية. |
Sinirsel yollarda daha etkili bir biçimde hareket ettirerek, beynin kullandığı elektik sinyallerinde enerji kaybını önler. | TED | حيث يمنع فُقدان الطاقة من الإشارات الكهربائية التي يستخدمها الدماغ، لتتحرك بشكل أكثر كفاءة على طول الممرات العصبية. |
Fakat çağdaşlarının çoğu, onun zamanında olduğundan çok daha etkili isimler, kendisi ve fikirlerinin tam karşısına dizilmiş durumdalar. | Open Subtitles | لكن العديد من معاصريه، رجال أكثر تأثيراً في عصرهم مما كان عليه، اصطفوا ليعارضوه ويعارضوا أفكاره. |
Ama aslında kasabada bu ekonomik döngüler çok daha etkili bir şekilde başlayabiliyor. | TED | ولكن في الواقع نبدأ داخل المدينة بإنشاء هذه الدّورات الاقتصادية بشكل أكثر فعالية. |
Psikolojik yönlendirmenin, kişiliğini kırmada daha etkili olur diye düşündüm. | Open Subtitles | ظننت أن التوجيه النفسيّ سيكون أكثر فعالية في تحليل شخصيته |
Bu formları oluşturmada bulduğum çok daha etkili bir yöntem halihazırda formun içinde gömülü olan bilgiyi kullanmaktır. | TED | طريقة أكثر فعالية بكثير لإنشاء نماذج قد وجدتها، هي استخدام المعلومات الموجودة فعلا في الأشكال. |
Bizde bu minik kablosuz sensörler daha etkili. | TED | نحن نعتقد أن هذه الحساسات اللاسلكية أكثر فعالية. |
Ancak bu konu moderatörleri daha etkili kılmaktan çok daha öte. | TED | وهذه هي طريقة أكثر من مجرد جعل المراقبين أكثر فعالية. |
Depresyonu yok edecek daha etkili bir ortam hayal edebiliyor musunuz? | TED | هل يمكننا تخيل بيئة أكثر فعالية لتغيير الاكتئاب؟ |
Neden kötü beslenmeyle daha etkili biçimde mücadele edemeyelim? | TED | لماذا لا نقدر أن نكون أكثر فعالية في علاج سوء التغذية؟ |
Scott Page: Modeller daha etkili kurumlar ve politikalar tasarlamamıza yardım eder. | TED | سكوت بايج: النماذج تساعدنا على تصميم سياسات ومؤسسات أكثر فاعلية. |
Bilgisayarlar rahatlıkla kullanabileceğimiz araç-gereçlere dönüştüler ve kazandıkları birçok işlevle o dönemde daha etkili hale geldiler. | TED | واصبحت الحاسبات أدوات و حصلوا على المزيد من الأدوات التي يمكنهم استخدامها و أصبحت أكثر فاعلية خلال ذلك الوقت |
Çatışmanın bir aracı olarak şiddet, aynen okların ve yayların terk edildiği gibi terk edilebilir. Çünkü biz onları daha etkili olan silahlarla yer değiştirmiştik. | TED | حينها يمكن أن يتم هجر العنف كوسيلة للصراع، كما تم هجر الأقواس والأسهم، لأننا استبدلنا بهم أسلحة أكثر فاعلية. |
Bu iki teknoloji, üretim ölçeği açısından çok daha etkili olduğundan bu ürünler daha ucuz olacaktır. | TED | ولأن هاتين التقنيتين أكثر كفاءة بكثير، في الإنتاج واسع النطاق ستكون هذه المنتجات أرخص. |
Bir adamı konuşturmanın daha etkili yolları var. | Open Subtitles | لدينا طرق أكثر تأثيراً كىنجعلالرجليتحدث. |
Hayır. Bundan daha etkili bir plan yapacağın konusunda sana güveniyorum. | Open Subtitles | كلا، لدي الإيمان بقدرتك على تشكيل خطة فعالة أكثر عن هذه. |
Bunlardan önce yazılacak çok ilaç var ve hepsi de daha etkili olur. | Open Subtitles | هناك العديد من الأدوية التي يمكن وصفها أفضل من تلك الأدوية وأكثر فاعلية |
Yapmak istediği şeyleri yapmak için bundan biraz daha etkili yöntemleri vardır. | TED | إن لديه طرق أكثر قوة عن ذلك لفعل ما يريد أن يفعل. |
Sistemlerim yüzde doksan üç iyileşti ama düzeltici nanitlerim ben uyku modundayken daha etkili. | Open Subtitles | {\fnArabic Typesetting}،تمتّ استعادة نظامي بنسبة 93 بالمئة لكن أجسام النانو المعالجة أكثر كفاءةً إبّان نومي. |
Bir dahaki sefere çamaşır deterjanı kullanmazsan bulaşık suyu daha etkili olur. | Open Subtitles | لا تستعمل مسحوق الغسيل في المرّة القادمة، وستعمل غسالة الصحون كما يجب. |
Vücutlarımıza eklenen makinelerin bizi daha güçlü ve daha hızlı ve daha etkili yapacağı bir yaşta başlıyoruz. | TED | نحن على عتبة الزمن الذي ستجعلنا فيه الآلات المتصلة بإجسادنا أقوى و أسرع وأكثر فعالية |
Üzerinden geçirmek diğer taktikten daha etkili bir taktikmiş gibi görünüyor. | TED | إذ يبدو أن التلويح بالقالب هي الاستراتيجية الأكثر فاعلية من الأخرى. |
Amerikalı çocuklar dünyadaki diğer çocuklara göre daha etkili bir şekilde şişmanlatıIıyorlar. | Open Subtitles | الأطفال الأمريكيون يتم تسمينهم بشكل أكثر فعاليه .. من أي طفل بالعالم |
Bu ise daha etkili. Keşke erkekler konusunda da böyle davranabilsen. | Open Subtitles | لا تستخدمي هذا المنظف, إنّه يترك غشاوة, ذاك أكثر فعاليّة بكثير |
Caydırıcılık söz konusu olduğunda, aklıma daha etkili bir şey gelmiyor. | Open Subtitles | بينما روادع تَذْهبُ، أنا يُمْكِنُ أَنْ أَعتقدَ لا شيئ أكثر فعّالية. |
Konu uyuşturucu kullanımı olunca tedavi, cezalandırmadan yedi kat daha etkili oluyor. | Open Subtitles | عندما يأتي الأمر لإساءة المخدرات, المعالجة سبع مرات اكثر تأثيراً! من السجن... |