Gezegende yaşayan yok, ama daha yakından bakmaya değer diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | الكوكبَ غيرُ مأهولٍ بالسّكان لكني أعتقدت أنه يضمن لنا نظرة أقرب |
Belki de eve daha yakından bakmalısın. Senin "Ev"inin genç adamları... | Open Subtitles | رُبما يجب أن تبحث أقرب إل المنزل الرجال الصغار فى ولايتكَ |
Belki de seni örnek alıp kariyerini biraz daha yakından izlemeliydim. | Open Subtitles | ربما ينبغي على قرائه ورقة من كتابك واتابع مسيرتك أقرب قليلا |
Buradaki bir kaç arkadaşı daha yakından tanıyacaksın. | Open Subtitles | وبعض هؤلاء الرجال ستتعرّف عليهم بشكل أفضل |
Şimdilik seni daha yakından tanımak istiyorum. | Open Subtitles | في الوقت الحالي ، أتمنى أن نتعرف على بعضنا بشكل أفضل |
Size biraz daha yakından bunu göstermek istiyorum. | TED | اريد ان اريكم ذلك مرة اخرى , اقرب قليلاً |
Bu adamı daha yakından incelemek istiyorum. Eşyaları arasında bu vardı. | Open Subtitles | أود أن ألقي نظرة فاحصة على هذا الرجل كانت بحوزته هذه |
Bu hareket halindeki yıkıcı güce daha yakından bakmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أخذ نظرة عن كثب لهذه القوة المدمرة وهي تعمل. |
Fakat arının detaylarını gerçekten görmek için ve gerçekten taktir etmek için biraz daha yakından bakmanız gerekir. | TED | لكن إذا أردنا أن نرى تفاصيل هاته النحلة، ونقدّر فعلا ماهيتها، علينا النظر أقرب قليلا |
daha yakından incelemek için MR kullanarak beyinlerini resimlemek istedik. | TED | لذا، أردنا أن نلقي نظرة أقرب على هذا الأمر باستخدام جهاز التصوير بالرنين المغناطيسي لتصوير أدمغتهم |
Yıldızı etrafında, Dünya'nın Güneş etrafında dönüşünden 50 kat daha yakından dönüyor. | TED | إنه يدور أكثر من خمسين مرة أقرب إلى شمسه مقارنة بأرضنا مع شمسنا |
Cassini uzay aracını birçok kez Enceladus'un yakınından geçirdik ve bu fıskiyelerin daha yoğun bulunduğu bölgeleri ve fiskıyelerin kendilerini daha yakından inceleme ve oldukça hassas ölçümler yapma olanağı bulduk. | TED | لقد طرنا بمركبة كاسيني قرب هذا القمر الآن عدة مرات نطير أقرب وأعمق داخل هذه النافثات إلى المناطق الأكثف من تلك النافثات ما مكنا الآن من الخروج ببعض بقراءات دقيقة للمكونات |
daha yakından bakmak için kalyona gireceğim.' | Open Subtitles | أنا سَأَدْخلُ للسفينة الشراعية لابص أقرب |
Özellikle aynı rahmi paylaşan ikizler arasında. Tamam olabilir. Ama bu olayda kardeşlerden biri bir dondurmaya diğerinden daha yakından bağlı. | Open Subtitles | حسنا ، ربما ، لكن فى هذه القضية هناك شقيق واحد أقرب لروابط التجمد |
Bilmecenin üçüncü parçasına daha yakından bakmalıyız. | Open Subtitles | ربما يجب أن نلقى نظره أقرب على قطعة اللغز الثالثه |
Hayır, beni terk etmedi. Seni daha yakından tanımak istiyor. Kahretsin. | Open Subtitles | كلاّ، هي لم تهجرني بل أرادت التعرّف عليكَ بشكل أفضل |
Belki birbirimizi biraz daha yakından tanımamız iyi olabilir. | Open Subtitles | ربما سيكون جيداً لو أننا قدرنا أن نعرف بعضنا البعض بشكل أفضل |
Evet, birbirimizi daha yakından tanıyacağız. | Open Subtitles | نعم ، أنا وهي سنتعرف على بعضنا بشكل أفضل بكثير |
Ya da güç kaynağı tükenmiştir. 10000 yıl çok uzun bir zaman. - daha yakından bakmalıyız... | Open Subtitles | او ان مصدر طاقتها قد استنفذ يجب ان نلقي نظرة اقرب |
Eğer turistler daha yakından bakabilirlerse daha da arttırabilirim. | Open Subtitles | و أستطيع ان اعزز هذه النسبة اكثر بقليل إن تمكن السياح من إلقاء نظرة اقرب |
Nükleere daha yakından bakalım o zaman. | TED | لذلك، دعونا نلقي نظرة فاحصة على الطاقة النووية. |
Her şeyi daha yakından görmemi sağlıyor. Çok uzakta olmasalar bile. | Open Subtitles | يساعدني على رؤية الأشياء عن كثب وإن لم تكن بعيدة للغاية. |
Buradan bağlıymış gibi görünüyor. Ama biraz daha yakından bakacağım. | Open Subtitles | من هنا يبدو حذائي مربوطاً لكنني سآخذ نظرة عن قرب |
Arayabileceğin, daha yakından tanıdığın birileri falan yok mu? | Open Subtitles | لربما هناك شخص آخر تود الحديث معه وتكون تعرفه بشكل افضل ؟ |
Kafatasının yeniden yapılandırılmasından geri kalan iki parçaya daha yakından baktım. | Open Subtitles | نظرت بتمعن في تلك القطع المتبقية من إعادة تشكيل الهيكل |
Rudy, içindeki Menace X aygıtına biraz daha yakından bakabilirsek- | Open Subtitles | "رودي" انا أحاول القاء نظرة أفضل, على جهاز "إكس" الداخلي. |
Belki de biraz daha yakından bakman gerekiyordur! | Open Subtitles | ربما أنت تريد فحصا عن قرب أكثر |
Önce onu daha yakından tanıyacağım. | Open Subtitles | في البداية يجب علي أن أتعرف عليها أكثر |