"davet etmiştim" - Traduction Turc en Arabe

• دعوت
• دعوتها

Leydi Edgware ile tanışmaları bir çok hoş insanı yemeğe davet etmiştim.
لقد دعوت خليط مختلف من مدعوين لطفاء لمقابلة ليدى ادجوار

100 kişi davet etmiştim ama 70'i gelir diye düşünüyordum.
هلّ بالإمكان أن تعتقده؟ دعوت مائة شخص، التفكير لربّما سبعون يظهر.

Televizyondaki ilk yayınını beraber seyredelim diye annemi davet etmiştim. 30 saniye boyunca 20 milyon insan benim müziğimi dinledi.
, دعوت إمي للمشاهدة لـ30 ثانية ، 20 مليون شخص كان يستمع إلى موسيقاي. وفيالنهايةقالت:

1 hafta önce iş yerinden herkesi davet etmiştim. 1 hafta önce.
لقد دعوت جميع من معي في العمل منذ أكثر من أسبوع

Az önce , dinlenmesi için bizimkilerin evine davet etmiştim .
لقد دعوتها للتوّ أن تعيش في منزلي والداي

Bunu nereden öğrendin? Şiirimde oraya davet etmiştim çünkü.
دعوتها في القصيدة

Hastalarımdan birkaçını 7.00'de bana davet etmiştim ve öylece onları kovamam.
لقد دعوت بعض مرضاي على الساعة السابعة ولا أستطيع طردهم.

Bize katılması için birini davet etmiştim.
أوه ، لقد دعوت شخص لينضم إلينا

Aptalca ama yarınki doğum günün için arkadaşlarını davet etmiştim.
إنه سبب غبي،ولكن... لقد دعوت أصدقائك غداً لعيد ميلادك

Bunu söylemen garip. Çünkü birini davet etmiştim.
يجب على ان اقول انى قد دعوت شخصا ما

H varken, favorim A'yı akşam yemeğine davet etmiştim, ve H iyice sinir bozucu olmuştu.
كنت قد دعوت السيد "إيه" لتناول العشاء حيث كان المفضل لدي بينما "إتش"، الذي كان حاضرا قد صار مزعجاً جدا

Seni öğle yemeğine davet etmiştim.
دعوت لك أكثر لتناول طعام الغداء.

Aslında hatırladım da... bize katılması için bir arkadaşı davet etmiştim.
في الواقع، هذا يذكرني، اه... دعوت أحد الأصدقاء للانضمام إلينا.

Çünkü ailemi ve birçok arkadaşımı davet etmiştim.
لأني دعوت الكثير من الاصدقاء و العائلة

Kız kardeşlerimi davet etmiştim.
دعوت أخواتي هنا

Ben de bir kere arabama davet etmiştim!
يألهي , دعوت مرة في سيارتي

Bir kaç arkadaşımı davet etmiştim.
دعوت بضعة أصدقاء هناك

Samuel'i bizimle gelmesi için davet etmiştim.
حسناً, أنا بالفعل دعوت (صاميول) للمجيء معنا

Richie'yi ormandaki kulübesinden çıkmaya ikna ettiğim bir akşam Patty ile beraber akşam yemeğine davet etmiştim.
حسنٌ، دعوتها للعشاء ذات ليلة حينما تمنكنت ُ أخيرًا من إخراج ريتشي) من كوخه في الغابة)