"değerindeki" - Traduction Turc en Arabe

    • بقيمة
        
    • يساوي
        
    • قيمتها
        
    • قيمته
        
    - Hiçbir satıcı 100.000 dolar değerindeki malı atacak kadar salak olmaz. Open Subtitles لا يوجد تاجر مخدرات غبى كفاية أن يقذف بضاعة بقيمة 100 الاف
    Az önce 3 milyon dolar değerindeki tabloyu atmadılar herhalde. Open Subtitles لن يقوموا برمي لوحة بقيمة 3 مليون دولار من النافذة
    Efsaneye göre milyonlar değerindeki hazineyle kaçmadan önce adayı saatlerce kuşatma altında tutmuşlar. Open Subtitles تقول الأساطير أنهم وضعوا حصار على الجزيرة لساعات قبل الهروب بكنز يساوي الملايين
    Milyonlarca lira değerindeki soru bu, değil mi? TED هذا هو السؤال الذي يساوي مليون دولار ، صحيح؟
    65 Milyon frank değerindeki mücevheri kapıp, kaçtınız. Open Subtitles وقمـت بسرقة مجوهرات تبلغ قيمتها بـ 65 مليون فرنك ثم قمت بالهرب.
    Dokuz milyon dolar değerindeki Fabergé yumurtasını almaya yetecek kadar kârlı mı? Open Subtitles مربح كفاية للحصول على بيضة فابريج البالغ قيمتها 9 ملايين دولار
    2.5 milyon değerindeki bu çek Ambikapur'un tarihini yeniden yazacak. Open Subtitles هذا الشيك البالغ قيمته 2,5 مليون سيعيد كتابة تاريخ أمبيكابور
    3 kuruş değerindeki bir tartar sosu iş gücüne için saat tasarrufu edebilir. Open Subtitles صلصة بقيمة ثلاثة سنتات قد توفر لنا ساعات من العمل
    Gitmiş. 50.000$ değerindeki teçhizat gitmiş. Open Subtitles لقداختفت، معدات بقيمة 50 ألف دولار اختفت
    1,000 rupi değerindeki ilk sorumuz geliyor. Başarılar! Open Subtitles حسناً السؤال الأوّل ، بقيمة 1000 روبية ، ها نحن ذا
    1,000 rupi değerindeki ilk sorumuz geliyor. Başarılar! Open Subtitles حسناً السؤال الأوّل ، بقيمة 1000 روبية ، ها نحن ذا
    Yani yüz bin dolar değerindeki elmasları öylece fırlattı mı? Open Subtitles لذا هو رمى فقط مائة ألف دولار بقيمة الألماس؟
    200 milyon dolar değerindeki altın külçeleri bulacağım güney sınırında erken emekli olmanın tadını çıkaracağım. Open Subtitles أنا أفتش عن الذهب الذي يساوي مائتي دولار أمريكي أخرجوني من عملي مبكرا وماذا فعلت ؟ عملت بالدباغة
    Yani servet değerindeki bir şeyi burada mı bırakacağız? Open Subtitles اذا انت تقولين ان علينا ان نتركه, وهو يساوي ثروة طائلة؟
    Bana diyorsunuz ki, 27 milyon $ değerindeki bir ekibi bir tek adamı kurtarmak için göndermek kötü bir ticari karardı. Open Subtitles أنت الذى أقترحُ إرسال فريق إنقاذِ يساوي 27مليون دولار لإنْقاذ حياه رجلِ واحد إنه قرار عملِ سيئِ
    9 milyon değerindeki İmparatoriçe tokası nerede? Open Subtitles دبوس الإمبراطورة الذي يساوي تسعة ملايين جنيه
    70 bin değerindeki klasik bir araç kayboluyor ve bunu fark etmediğini mi söylüyorsun? Open Subtitles سيّارة كلاسيكيّة قيمتها أكثر من 70 ألف وسرقت وتقول لي أنّكَ لا تملكَ فكرة عن إختفائها؟ -لماذا؟
    Bir bilgi kaynağına göre bir milyon euro değerindeki çalıntı mücevherler iki aile arasında el değiştirecek. Open Subtitles هناك إخبارية تقول أن عصابة "الزمرد" ستقوم بتسليم مجوهرات مسرقة لعصابة "الشحاذين" قيمتها مليون يورو
    Manga 40.000 dolar değerindeki çöp makinesini kullanılamaz hâle getirmiş. Open Subtitles شاحنة نفايات قيمتها 40 ألف و أتلفوها
    $60.000$ değerindeki titanyum kaplama iş görür. Open Subtitles هيكل جانبي من التيتانيوم قيمته 60 ألف دولارسيؤدي المهمة
    Haydi ama, 50 milyon dolar değerindeki metanın üzerinde oturuyorsun. Open Subtitles هيا ، أنت تجلسين على ما قيمته 50 مليون دولار من الميثان
    5 milyon dolar değerindeki malikaneyi devralıyor. Open Subtitles يحصل على المبنى الحجري الأحمر الذي تبلغ قيمته أكثر من 5 ملايين دولار

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus