İyi haber ise, hayat tarzını değiştirebilirsin. | TED | والخبر الجيد أنه يمكنك تغيير نمط حياتك. |
Hâlâ vakit var. Yemekten önce fikrini yine değiştirebilirsin. - İğneleyici konuşma. | Open Subtitles | لازال الوقت مبكراً، يمكنك تغيير رأيك مرّة أيضاً قبل وقت العشاء |
Ne planladığımı öğrenince fikrini değiştirebilirsin. | Open Subtitles | سترغب في تغيير رأيك عندما تعلم فيما أفكر فيه |
Geminin başlığını görünce fikrini değiştirebilirsin. Bu taraftan. | Open Subtitles | بعد أن ترى هذا الرمز , ربما تغير رأيك , لا من هنا |
Elbise odasına gidiyoruz, üstünü değiştirebilirsin. | Open Subtitles | سنذهب إلى جناح الضباط حيث يمكنك تغير ملابسك |
Ama bazen programlanmış yanıtı değiştirebilirsin... ..sadece bazı durum ve parametreleri değiştirerek. | Open Subtitles | فقط بتغيير بعض الظروف تغيير المعطيات دعنى أريك |
Buna inandığın müddetçe istediğin her şeyi değiştirebilirsin. | Open Subtitles | و طالما أنت مؤمن بهذا، فيمكنك تغيير ما تريده |
Eğer ses iyi çıkmazsa tonunu değiştirebilirsin, fakat buna ihtiyacınız olacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | يمكنك تغيير الطبقة الصوتية إن كان صوتك به بحة لكني لا أحتاج هذا |
Eğer ses iyi çıkmazsa tonunu değiştirebilirsin, fakat buna ihtiyacınız olacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | يمكنك تغيير الطبقة الصوتية إن كان صوتك به بحة لكني لا أحتاج هذا |
İnan bana biliyorum. Ama bunu değiştirebilirsin. | Open Subtitles | صدّقيني، إنني أعرف هذا لكن يمكنكِ تغيير هذا |
Kesinlikle. İsmini değiştirebilirsin ama DNA'nı değiştiremezsin. | Open Subtitles | بالضبط.اعني كما تعلمون تستطيع تغيير اسمك |
Konuyu değiştirebilirsin. Ben bu gülüşü tanırım. | Open Subtitles | , تستطيعين تغيير الموضوع أنا أعرف هذه الأبتسامة |
İnsanların görüşünü zamanla değiştirebilirsin. | Open Subtitles | لقد كان شابا لطيفا يمكنك تغيير أراء الناس فى الحياة مع الزمن |
Eğer biraz daha bilgi edinebilirsen, itirazını yapmadan önce belki bir şeyleri değiştirebilirsin. | Open Subtitles | لو كان لديكَ المزيد من المعلومات ، ربما يمكنكَ تغيير الإعتراض في المقام الأول |
Kıyafetini değiştirebilirsin ama yine eski baş belasısın. | Open Subtitles | يمكنكى تغيير زيك ولكن سوف تظلين حمقاء من الداخل |
Yukarı çıktığımızda fikrini değiştirebilirsin. | Open Subtitles | يمكننا الحصول على ما يصل هناك، هل يمكن أن تغير رأيك. |
Ama sen seçilirse, bütün bunları değiştirebilirsin. | Open Subtitles | ولكن إذا تم انتخابك ستتمكن من تغير كل ذلك |
Yüzünü, saçını, sesini değiştirebilirsin ama DNA'nı değil. | Open Subtitles | يمكنك تغير وجهك و شعرك و صوتك ولكن ليس حمضك النووي مازال عرقك هو نفسه |
Geçmişi değiştiremezsin ama geleceği değiştirebilirsin. | Open Subtitles | انتظري يا صغيرتي لا يمكنكِ أن تغيري الماضي ولكن يمكنكِ ان تغيري المستقبل |
Jessi, ailen her zaman senin için en iyi seçimi yapamaz ama sen bunu değiştirebilirsin. | Open Subtitles | جيسي ربما يكون والداك لم يختارو الأفضل لكِ لاكنكِ تستطيعي تغييره الآن |
Şey, yani, anlamsız gelirse her zaman değiştirebilirsin. | Open Subtitles | 'ليرة لبنانية يمكن تغييرها. لم لا تذهب معنى. |
Bir fikri değiştirebilirsin. Bir inancı değiştirmek ise hileciliktir. | Open Subtitles | انت ممكن ان تغيرى فكرة اصعب من ان تغيرى اعتقاد |
İstersen derginin adını Modern İnananlar olarak değiştirebilirsin. | Open Subtitles | حسناً , بأمكانك دوماً ان تُغير اسم المجلة الى المؤمن العصرى |
Böylece benim dünyamı yakından görebilir belki bu konuda fikrini değiştirebilirsin. | Open Subtitles | يمكنكِ رؤية عالمي عن قرب، ولربّما تغيرين رأيكِ تجاهه، |
Ve bir şey daha, hayatını bununla değiştirebilirsin, onunla değil. | Open Subtitles | وشيء آخر، أنت يمكن أن تغيّر حياتك بهذا، ليس بتلك |