Ve uzun korkunç dişleri vardı, bir kurdun azıdişleri gibi, bu dünyadan değil gibiydi. | Open Subtitles | وكان لديها أسنان طويلة مخيفة! مثل أنياب الذئب، وكأنها ليست من هذه الأرض! |
Kadının aklı burada değil gibiydi. | Open Subtitles | وكأنها ليست طول الوقت هناك |
Kadının aklı burada değil gibiydi. | Open Subtitles | وكأنها ليست طول الوقت هناك |
O kadar da ıslak değil gibiydi. | Open Subtitles | لم تبدُ رطبة جداً |
Elliot da kendinde değil gibiydi. | Open Subtitles | (إليوت) لم تبدُ على طبيعتها أيضاً |
Sanki canlı değil gibiydi. | Open Subtitles | وكأنها ليست حيّة |