"de bilmiyorum" - Traduction Turc en Arabe

• ولا أعرف
• لا أعرف حتى
• ولا اعرف
• لا أعرف إن كان
• لا أعلم ما
• لا أَعْرفُ ما
• لا أعرف أيضا
• لا أعرف أيضاً
• لا أعلم أيضاً
• أيضا لاأعرف
• ولا أعلم
• ولا فكرة لديّ
• و لا أعرف
• لا أعلم حتى
• لا أعرف بالضبط

Ama ben ondan hoşlanıyorum ve ne yapabileceğimi de bilmiyorum.
لكن إنها تروق لي حقــا ولا أعرف ما الذي أفعــله.

Bunu veren insanları tanımıyorum ve neden verdiklerine de bilmiyorum.
ولا أعرف أولئك الناس ولا أعرف لما تبرّعوا

Ne istediğimi ben de bilmiyorum.
أوه، يا ألهي، لا أعرف حتى ما الذي أنا بحاجته

Tekrar ne zaman yiyecek bulabileceğimi de bilmiyorum.
ولا اعرف متى سأجد طعاما مره اخرى

Belki de, bilmiyorum, onlardan biriyle evimde yaşadığım içindir!
ربما لأننى لا أعرف إن كان لدى أحدهم يعيش فى شقتى ؟

Zaten bir kocanın olduğunu söylüyorsun ama ben onu hiç görmedim ve ismini de bilmiyorum, bana daha çok mitolojik bir kişilik gibi geliyor.
الآن ,تقولين أن لديك زوج لكني لم أره قط و لا أعلم ما هو إسمه و يبدو أنه على الأحرى شخصية خيالية

Bak, kim olduğunu bilmiyorum ve buraya neden geldiğini de bilmiyorum.
أنا لا أعرف من أنت, ولا أعرف لماذا أتيت هنا.

Ne gördüğümü bilmiyorum ve gördüğüm şey hakkında ne düşüneceğimi de bilmiyorum.
لا أعرف ما الذي رأيتهُ، ولا أعرف ما الذي يجب أن اظنهُ بشأن ما رأيته

O da: "Yasmin tüm bu üzerindekilerle nasıl sörf yapabilirsin bilmiyorum ve kadınlara özel bir sahil de bilmiyorum."
فقال،" ياسمين لا أعرف كيف ستتمكنين من ذلك بكل هذه الملابس عليك، ولا أعرف سواحل خاصة للنساء."

Ajan Mulder, o bilginin ne olduğunu ben de bilmiyorum.
الوكيل مولدر، أنا لا أعرف حتى الذي تلك المعلومات.

İşte bu yüzden sana birşey demedim. Zaten daha ne beklediğimi de bilmiyorum.
لهذا أردت أن أنتظر أنا لا أعرف حتى عما أريده هنا

Objenin ne yapabileceğini de bilmiyorum. Saatin bile ne işe yaradığını bilmiyorum.
كيف لي أن أعرف مادا تفعل القطعة الأثرية و أنا لا أعرف حتى مادا تفعل الساعة

Bu hissettiklerimle nasıl başa çıkabileceğimi de bilmiyorum.
ولا اعرف كيف اتعامل .مع هذا الشعور

- Onu nereden bulduğunuzu bilmiyorum. - Nereden geldi ben de bilmiyorum.
لا أعرف إن كان يخطر على بالي أحدهم

Sana bir şey söylemeliyim. Ve nasıl tepki vereceğini de bilmiyorum.
أودأنّأخبركِشيء ، و لا أعلم ما سيكون شعوركِ حياله.

Özür dilerim, öyle demek istemedim. Ne söylediğimi ben de bilmiyorum.
أَنا آسفُ أنا لَمْ أَعْنيِها أنا لا أَعْرفُ ما الذي أَقُولُه

Ben de bilmiyorum.
أنا لا أعرف أيضا.

Ama doğrusu ben de bilmiyorum.
ولكن في الحقيقة أنا لا أعرف أيضاً.

Ben de bilmiyorum.
. أنا لا أعلم أيضاً

Ben de bilmiyorum.
أنا أيضا لاأعرف

Sanki zorla yollanılıyormuşum gibi geliyor ve nedenini de bilmiyorum.
أشعر أنني يجري التخلص مني ولا أعلم لماذا

Benimle niye konuşmak istediğini de bilmiyorum.
ولا فكرة لديّ حول سبب رغبتها بالتحدّث معي.

Gerçek adını bilmiyorum ve nereye gittiğini de bilmiyorum.
لا أعرف اسمه الحقيقي و لا أعرف إلى أين قد ذهب

- Ben de bilmiyorum.
لا أعلم حتى الآن

Ne araman gerektiğini ben de bilmiyorum ama içimden bir ses gördüğünde anlayacağını söylüyor.
لا أعرف بالضبط ما أبحث عنه لكني أشعر أن بإمكاني معرفته بمجرد رؤيته