"dedikodusu" - Traduction Turc en Arabe

    • إشاعة
        
    • شائعات
        
    • شائعة
        
    • ثرثرة
        
    • والقال
        
    • نميمة
        
    Çıkardığın dedikodunun dozu öylesine kaçtı ki Soo-ah'ın hamile olduğu dedikodusu da ortaya atıldı. Open Subtitles نمت إشاعتك بشكل كبير كون سو اه حامل أصبحت إشاعة
    Bu olayın dedikodusu yayılacak olursa sadece utandırıcı bir durum olmakla kalmaz aynı zamanda öğretmenlik hayatım da lekelenir. Open Subtitles إذا ترددت إشاعة من هذا الشأن فإنه ليس فقط سيكون محرجاً ولكن مدمراً لوظيفتي
    Gizli ellerde olduğu dedikodusu yayıldı ama daha önce hiç müzayedeye gitmemişti. Open Subtitles إنها شائعات قيلت لتكون في أيدي القطاع الخاص . ولكنها لم تذهب قط إلى المزاد
    Ağınızın şu anki yazılımının hala belirli türden bir hackera karşı savunmasız olduğu dedikodusu çıktı. Open Subtitles هناك شائعات قد طفت للسطح بأن شبكتك بتشفيرها الحالي قد تكون قابلة للإختراق من قبل مخترقين من طراز معين
    Bir kalp ameliyatı planladığın dedikodusu dolaşıyor. Open Subtitles ثمة شائعة تدور حولك أنك تعتزم إجراء عملية جراحة قلب.
    Bu bir öğle yemeği dedikodusu olsaydı senden-- Ama şanslıyım ki-- Open Subtitles كنتُ على وشكِ أن أسألك إن كانت هذه الجلسة هي ثرثرة ما بعد الغداء
    - Korkarım bu kıyamet dedikodusu sorun çıkarabilir. Open Subtitles أخشى أن إشاعة نهاية العالم هذه قد تكون مشكله
    Yanlış kişiye bulaşırsan osuruk dedikodusu alırsın. Open Subtitles أنت عبثت مع الثور و حصلت على إشاعة إخراج الريح.
    Aman tanrım şu 60 yaşındaki kadınlar benim hakkımda osuruk dedikodusu başlattılar. Open Subtitles يا إلهي, اولئك النساء بالستون بدأوا إشاعة إخراج الريح عني.
    Bu birleşme dedikodusu tamamen yanlış. Open Subtitles لا توجد حقيقه في إشاعة الإندماج مطلقاً
    Altıncı sayfa dedikodusu başka bir şey. Open Subtitles لا آلات تصوير. إشاعة في الصفحة السادسة بـ(نيويورك بوست) شيء
    Herkes etik skandallarına bayılır, hele de yardımcılık dedikodusu varsa. Open Subtitles في بيان اليوم ،الجميع يحب الفضائح الأخلاقية خاصة شائعات نائبة الرئيس
    hepsi hizmetçi dedikodusu olamaz. Open Subtitles لا يمكن أن يكون كل هذا من شائعات الخدم.
    Bu yıl içinde, Bay Fitz'in, bir öğrenciyle birlikte olduğu dedikodusu vardı. Open Subtitles في طليعة هذا العام ، كانت هناك شائعات حول السيد (فيتز) وتورطه مع أحد الطالبات
    Dedikodu? Ne dedikodusu? Open Subtitles شائعات, أي شائعات؟
    - Şehirde dedikodular dönüyor. - Ne dedikodusu? Open Subtitles المدينة تتناقل الشائعات - شائعات بماذا؟
    Dinle, bisikletçilere gizli bir operasyon yapılacağı dedikodusu var. Open Subtitles هناك شائعة بالأنحاء عن عملية ابتزاز بخصوص سائقي الدراجات النارية
    Bir kaçak girişin dedikodusu bile çıksa hisse fiyatlarına ne olur, biliyor musun? Open Subtitles هل تعرف ما سوف يحدث لأسعار أسهمنا إذا كان هناك شائعة عن إخفاق نظامنا؟
    Bir soruşturma dedikodusu çoğunlukla bir sonuçtan daha kötüdür. Open Subtitles انتشار شائعة التحقيق غالبًا يكون أسوأ من التحقيق نفسه
    Bunlar sadece otel dedikodusu, o kadar! Open Subtitles انها مجرد ثرثرة فى الفندق, لا اكثر
    Magazin basını dedikodusu. Open Subtitles هي فقط ثرثرة مجلةِ نصيرِ.
    Bir düğünde ya da vaftiz töreninde aile dedikodusu yapmayı çok sever. Open Subtitles يخبرك القيل والقال عن العائلة. ويستمتع بذلك.
    Bu bir dedikodu. Profesör dedikodusu. Open Subtitles إنّها نميمة، إنّها نميمة البُروفيسور، إنّها أسوء نوع

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus