Oh, Tanrım! Biz erkeklere ders vermek için dosdoğru uçuruma sürüyorlar. | Open Subtitles | يا للهول ، سيسقطون بها فقط لكيّ يعلمونا نحن الرجال درساً |
Size bir ders vermek için perili köşk tasarlayacağım aklınıza gelmemiştir. | Open Subtitles | و لكن لم تتوقعوا أنا أقوم بتزييف بيت مسكون لألقنكم درساً |
Vurulduktan sonra size ders vermek için ölü taklidi yaptım | Open Subtitles | بعد أن تم إطلاق النار علي زيفت وفاتي لأعلمك درساً |
Ed gerçekten sevişmeyi çok istiyor, ve bende Skylar'a bir ders vermek istiyorum. | Open Subtitles | إد يريد حقا الحصول على وضع وأنا حقا أريد أن يعلم سكايلر درسا. |
Bu hatanı görmezden geliyorum çünkü sana bir ders vermek istedim. | Open Subtitles | وقد سمحت لك بأرتكاب هذه الغلطة لكى اُعلّمك درسا |
Millete doğru ile yanlış hakkında ders vermek için mi? | Open Subtitles | هل تريدين أن تعلّمي الجميع درسًا ما بشأن الصواب والخطأ؟ |
Ona bir ders vermek istiyordu. O yarın dışarı çıkacak. | Open Subtitles | هو كان يحاول أن يعطيها درساً ستكون في الخارج غداً |
Bize ders vermek için iyi bir adamı hapse mi atacaklar? | Open Subtitles | هل سيضعونَ رجلاً طيباً في السجنِ من أجلِ إعطائنا درساً ما؟ |
Hakkında yazdığım insanlar bana bir ders vermek istediler. | TED | أراد الرجال الذين كتبت عنهم تلقيني درساً. |
Onlara bir ders vermek için bir plana ihtiyacımız var. | Open Subtitles | والآن نحتاج خطة لنلقن هذين الاحمقين درساً |
Bunu bana ders vermek için yapıyorsun değil mi? | Open Subtitles | أنت تفعلين هذا لتعلميني درساً أليس كذلك ؟ |
Çünkü seni bağışladım ve onlar da bana bir ders vermek istediler. | Open Subtitles | لأننى سامحتك و هم أرادوا أن يلقنونى درساً |
İçimde bir yerde, bir tuşa basıldı Öfke, onlara bir ders vermek istedim bir oyuncak olmadığımı göstereceğim onlara. | Open Subtitles | في غضون ذلك الوقت شيئٌ تحرك في داخلي انه الغضب.. أردت ان القنهم درساً |
Sebebi de babalarının onlara ders vermek için tek kollu adam kullanmasıydı. | Open Subtitles | منذ ان أستخدم أبيهم رجل ذو ذراع واحد ليلقنهم درساً |
Eğer ders vermek istiyorsan, tutamayacağın sözler verme. | Open Subtitles | إن أردت تلقيني درساً فلا تقطعي وعوداً لا يمكنك الوفاء بها |
Sana ders vermek için gerçekten yalan söylemeye baslayacagim. | Open Subtitles | سوف ابدأ بممارسة الكذب الحقيقي حتى ألقنك درساً |
Ve günün geri kalaninda bana ders vermek için yaninda çiplak ayak dolastirdi. | Open Subtitles | ثم جعلني أمشي في الجوار حافياً لبقية اليوم فقط كي يلقنني درساً |
Ben vurucu bir kuşum, ve Martı Sammy ne zaman birine bir ders vermek istese çağırdığı kişi Kaz olur. | Open Subtitles | انا طائر قاتل وعندما احتاج النورس سامى ان يلقن احدهم درسا طلب الوزه |
Sadece size bir ders vermek istedim ki buralarda yetkinin kimde olduğunu bilesiniz. | Open Subtitles | أردت فقط أن أعلمك درسا اذا علمتي من المسؤول هنا |
Geçen gece taciz edildiğinizi söylediniz. Bu yüzden onlara ders vermek istedim. | Open Subtitles | قلتِ ليلة أمس أنّك تتعرّضين لتحرّشات، لذا جئت لألقنهم درسًا. |
Monty'ye ders vermek olabilir mi? | Open Subtitles | حتى تحقق أنتصار أكبر من "مونتـى" ؟ |