Seloteyp yok, ve memenin üst kısmına gelecek bir detektör daha ekledik ki, görüntüleme kabiliyetini iyice arttırdık. | TED | فقد اختفت الاسلاك واللواصق وقد اضفنا كاشف آخر لكي يقرأ أعلى الثدي والذي اثبت فعلاً قدرته على إكتشاف الاورام |
İkinci katmanı belirlemek için elektron yakalayan bir detektör kullanmam gerekti. | Open Subtitles | الطبقة الثانية - اضطررت لأخذ لقطات بواسطة جهاز كاشف للتعرف عليها |
Kısaca polis X detektör testi uygulamış. | Open Subtitles | من الواضح ان هذه قضية ادعت فيها الشرطة بأستخدام كاشف كذب اكس |
Doğum günün için metal detektör almıştı da uzaydan gelen bir zaman kapsülü buldun sanmıştın. | Open Subtitles | أتذكر انه اشترى لك كاشف المعادن كهدية بعيد ميلادك و اعتقدت بأنك وجدت كبسولة وقت خاصة بالفضائيين |
Sana verdiğim metal detektör yanında mı? | Open Subtitles | هل بحوزتكِ... كاشف المعادن الذي أعطيتكِ إيّاه؟ |
Her iki okulda da metal detektör var çünkü çocuklar silah getirip duruyor. | Open Subtitles | كما ان الحالة تتفاقم بما أن الملجأ يقع بين مدرستين كِلا المدرستين يحتوون على كاشف للمعادن لأن الاطفال اصبحوا يحملون اسلحة |
X detektör? Bilgilendir beni. | Open Subtitles | كاشف كذب إكس اشرحوا لي |
Parker, metal detektör neler buldu? | Open Subtitles | -باركر)، أيّ شيء على كاشف المعادن؟ ) |