"devrime" - Traduction Turc en Arabe

    • الثورة
        
    • ثورة
        
    • للثورة
        
    • لثورة
        
    • بالثورة
        
    • الثورةَ
        
    • الثوره
        
    • تسبّب
        
    • بالقيام بالاعمال
        
    Trans ve doymuş yağdan uzak yenilikçi ürünleri ile bir devrime yol açan, Dow Kimyasal gibi kuruluşlar görüyoruz, TED نحن نرى منظمات مثل داو للكيماويات تقود الثورة بعيداً عن الدهون الغير مشبعة والدهون المشبعة مع ابتكار منتجات جديدة
    Benim büyük büyük annemin portresi devrime kadar üniversitede asılıydı. Open Subtitles تم تعليق لوحة جدة جدتي الكبرى في الجامعة لغاية الثورة
    Ve olaylar Tunus'taki devrime kadar gitti. TED واستمرت نشاطات الصفحة حتى ظهرت الثورة التونسية
    Aynı zamanda teknolojide beklenmeyen ikinci büyük devrime sebep oldu. TED ولكن تسبّب أيضا بثاني ثورة غير متوقعة في مجال التكنولوجيا.
    O adamın, boğa hayası gibi hayaları vardı. devrime, büyük bir haydut olarak girdi. Open Subtitles هذا الرجل كان لديه جرأة عظيمة كالثور فذهب للثورة كقاطع طريق عظيم
    Ancak, Tunus'taki devrimde devrime yol açan yeni medya araçları değildi. Adaletsizlikti. TED لكن في الثورة التونسية، الإعلام الجديد لم يتسبب في الثورة، الظلم هو من أحدث الثورة.
    Doktorlar, kanıta dayalı tıp çalışmaları ve genetik devrime katılımı teşvik etmeliler. TED ويفترض على الأطباء ممارسة الطب المبني على الدلائل وأن تتم دعوتهم بشكل مستمر للانضمام إلى الثورة الجينومية.
    Ve bu daha önce olsa dahi çok seyrek bir bilimsel devrime sebep olmuştu. TED ونادراً إذا لم يكن أبداً سبب أي شيء مثل الثورة العلمية.
    Ve bugün, bu hastane büyük bir adım olarak bu devrime öncülük edecek. Open Subtitles وفى ذلك اليوم المستشفى سوف تأخذ خطوة اساسية نحو قيادة تلك الثورة
    Eğer o topuzla oynamamış olsaydı, devrime liderlik yapacaktı. Open Subtitles لو لم يلعب لعبة الكرة والخيط لكان قاد الثورة.
    Jordan Collier ve takipçileri küresel bir devrime başladılar, ve şirketime saldırıları da açılış bombardımanı. Open Subtitles جوردون كولير وأتباعه مصممين على الثورة العالمية و هذا الهجوم على شركتى هو الافتتاحية
    değişme zamanıdır avcı toplayıcılardan tarımsal devrime endüstriyel devrime izlenen yol nettir. Open Subtitles لقد حان الوقت للتغيير. من صيادين وجامعي ثمار, إلى الثورة الزراعية,
    Milyonlarca yıl sonra insanlar devrime gereksinim duyduklarını anladılar. Open Subtitles ولا أخضع أكثر من ذلك يمكننا أن نرى قيمة الثورة الآن
    Bir devrime ihtiyacımız var çünkü işler yolunda gitmiyor; evet, işler yolunda gitmiyor. TED نحتاج إلى ثورة لأن الأشياء لا تعمل؛ انها لا تعمل تماماً.
    Bu teknoloji gerçekten de üretimin yapısını bozacak ve inanıyorum ki üretimde bir devrime sebep olacak. TED هذه التكنلوجيا في الواقع ستعرقل مجرى الصناعات وأعتقد، انها ستسبب ثورة في الصناعات
    Kültürel devrime öncülük etti ki orada Caruso ve Bessie Smith gibi sanatçılar eşit koşullardaydı. TED لقد قادت ثورة ثقافبة كان فيها فنانين من امثال كاروسو وبيسي سميث على قدم المساواة.
    Topraklarımıza geri gelmesine izin vererek devrime karşı gelip, nezaket gösterdik. Open Subtitles لقد قمنا بمُجاملة للثورة المُعادية بالسماح له بالعودة على أرضنا.
    devrime ve devrim ordusuna 9 yaşındayken katılmış. Open Subtitles انتسب للثورة وجيش الثورة في التاسعة من عمره
    Ama yine de zaferimizle sonuçlanan bir devrime yol açtı. Open Subtitles على الرغم من ذلك, فقد قادت لثورة وكان من الجيد أننا انتصرنا فيها.
    Gülüyorsun. Fakat bir zamanlar devrime inandın. Open Subtitles أنت تضحك.لكنك أمنت بالثورة مرة من قبل.
    devrime liderlik ediyorsun. Open Subtitles تَقُودُ الثورةَ.
    devrime öncülük etmek için hemen Wuchang'a yola çıksın Open Subtitles حتى يسافر الى "وتشانغ" ليقود الثوره
    Sovyetler Birliğine olan borcumuzu kendimizi emekçilik ve devrime adayarak ödeyeceğiz. Open Subtitles سنقوم بسداد ديوننا الى الاتحاد السوفيتي بالقيام بالاعمال والاصلاح

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus