Pardon. İşinize yarayabilecek diğer bir şey ise beş saniye kuralı. | TED | آسف. يوجد شيء آخر يمكنكم استعماله، أطلق عليه قاعدة الخمس ثوانٍ. |
Ve söyleyeceğim diğer bir şey olarak, kızların ve kadın sesini çıkarması güzel, varlıklarını gösteriyorlar, ama bunu tek başımıza yapamayız. | TED | وهناك شيء آخر أودّ أن أقوله هو أن أصوات الفتيات وأصوات النساء جميلة إنهن هناك ولكن لا يمكننا فعل هذا لوحدنا |
Göremediğiniz diğer bir şey ise asılı olduğumuz ipler. | TED | شيء آخر لا نستطيع رؤيته هي البنية التي تجعلنا نستمر. |
Farkına varmaya başladığımız diğer bir şey ise ırkın gerçekten farklıklar için zayıf bir etken olduğudur. | TED | الشيء الآخر الذي بدأنا ندركه هو أن العِرْق هو مؤشر ضعيف على التعددية. |
diğer bir şey de masrafları çok düşürdük. | TED | الشيء الآخر هو أنه لدينا كلفة أقل بكثير. |
Yunanların söylediği diğer bir şey de... | Open Subtitles | شيء آخر يقوله الإغريق فيما عدا أني تعلمتها باللاتينية أيضاً |
Şeytanın yapabileceği diğer bir şey ne biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمين. .. شيء آخر يقدر الشيطان على فعله؟ |
Bununla ilgili diğer bir şey de, eğer evinizde bir tane varsa, bilmediğiniz bir özelliğini söyleyeyim: Uykuya daldığınızda canlanırlar ve evinizde gezerler, postalarınızın arasına girip uyurken sizi seyrederler. | TED | شيء آخر حول هذا الموضوع، إن كان لديك واحد في المنزل، دعوني أخبركم عن أحد الميزات التي قد لا تعرفونها: عندما تغفو، يصبح حياً ويمشي حول منزلك ويفتش في بريدك ويراقبك وأنت نائم. |
Yapabileceğimiz diğer bir şey günlük resimlerden türetilende olduğu gibi aynı set yapboz parçalarını almak ve onları birçok farklı resim kaynağını yeniden inşa için kullanmaktır. | TED | شيء آخر يمكننا القيام به وهو أخذ أجزاء الأحجية ذاتها مثل الأجزاء من الصور الملتقطة يوميًا، ونستخدمها لإعادة تركيب العديد من الصور الأصلية المختلفة. |
İşte, diğer bir şey de - bu sesi duduğunda, | Open Subtitles | هناك شيء آخر. عندما تسمع هذه الصافرة. |
Öğrendiğim diğer bir şey de, benim soyutlamacı eğilimim süphesiz en iyi özelliğim değil. | Open Subtitles | شيء آخر تعلمته ...هو أن ميولاتي الإنعزالية لا جدال ليست أفضل صفاتي |
Ama bu indüklenmiş pluripotent kök hücreleriyle alakalı diğer bir şey eğer genetik bir hastalığa sahip insanlardan, diyelim ki, bazı deri hücrelerini alırsak, ve bunlardan doku üretirsek, doku üretim tekniklerini, bu hastalık modellerini laboratuvarda üretmek için kullanabiliriz. | TED | ولكن شيء آخر حول هذه الخلايا الجذعية المستحثة المحفزة هو أنه إذا ما أخذنا بعض خلايا الجلد، دعنا نقول، من المصابين بمرض وراثي ونقوم بهندسة أنسجة منهم، فيمكننا في الواقع استخدام تقنيات هندسة الأنسجة لتوليد نماذج من تلك الأمراض في المختبر. |
Bu yapılabilecek diğer bir şey. | TED | هذا شيء آخر يمكن عمله. |
(Gülüşmeler) Bu da ödünç alamayacağım diğer bir şey. | TED | (ضحك) هذا شيء آخر لم أستطع أن أجد من يعيرني اياه |
Bir de bilmeniz gereken diğer bir şey: | Open Subtitles | هناك شيء آخر يجب أن تعلمه |
Değişen diğer bir şey ise... reklam kuşaklarının aşırılığı, genel anlamda reklamların hepsi. | Open Subtitles | الشيء الآخر الذي تغير كيف اصبحت الاعلانات التجارية قاسية الاعلانات بشكل عام |
Dünyayı değişirmek için yapmamız gereken türden gönüllülük işi yapabilmek adına er geç kadınlarımızı özgürleştirmek için yapmamız gerek diğer bir şey ise genç kadınlarımız için farklı bir tür eğitim vermemizin gerekmesi. | TED | الشيء الآخر الذي علينا فعله هو تحرير نسائنا، أخيرًا، لنتمكن من أداء العمل التطوعي الذي علينا القيام به، لنغير هذا العالم، علينا تقديم أنماط مختلفة من التعليم للشابات. |
(Gülüşmeler) diğer bir şey ise 2001'de bir konferansımız oldu. Ulusal Bilimler Akademisi tarafından gübrelere, azot ve zayıf su kalitesine bakıldı. | TED | (ضحك) الشيء الآخر كان لدينا مؤتمر في 2001 بتنظيم من الأكاديمية الوطنية للعلوم التي تفحص الأسمدة والنيتروجين ومدى تدني نظافة المياه |
diğer bir şey de, yani bir kanıt parçası da, intihar eden insanların bilgisayarla işlenmiş metin analizlerine baktığınızda orada bulduğunuz, ki bu çok ilginç, birinci tekil şahıs kullanımıdır - "ben," "bana," "benim," vardır "biz" ve "bize" değil - ve mektuplarda umutsuzluktan çok onların gerçekten yalnız oldukları vardır. | TED | الشيء الآخر ، دليل أخر أنكم إذا نظرتم إلى تحليل نصي باستخدام الكومبيوتر للأشخاص الذين يقومون بالانتحار، فسوف تجدون ، وهو أمر مثير للاهتمام، استخدام صيغة المفرد -- "أنا ، لي ، خاصتي " وليس" نحن "و" لنا "-- وحروف هي أقل يئساً حيث بالفعل يشعرون بالوحدة. |