"dişleriyle" - Traduction Turc en Arabe

    • بأسنانه
        
    • أسنان
        
    • أسنانه
        
    • بأسنانها
        
    • بأسنان
        
    • وأنيابهم
        
    • أسنانهم
        
    Solucanları dişleriyle nasıl ikiye ayırırdı hatırlıyor musun? Open Subtitles أتتذكر عندما كان إعتاد أن يقطع الديدان إلى نصفين بأسنانه ؟
    Bir zamanlar, bira şişesini dişleriyle açan bir kuzenim vardı. Open Subtitles أحد أقربائي كان يفتح قنينة البيرة بأسنانه
    Bir zamanlar, bira şisesini dişleriyle açan bir kuzenim vardı. Open Subtitles أحد أقربائي كان يفتح قنينة البيرة بأسنانه
    İyi miydi yoksa kocaman eşeğinkileri andıran dişleriyle dudakları ısırdı mı? Open Subtitles هل كان جيداً، أو كانت أسنان الحمار العملاقة خاصته تعض شفتيك؟
    O kocaman takma dişleriyle parmağımı ısırıp koparmasını istemedim. Open Subtitles لم أرده أن يعض أصابعى بواسطة أسنانه الاصطناعية الكبيرة
    Deliğin kenarlarını dişleriyle törpülemek devamlı olarak ilgilenmeyi gerektiriyor Open Subtitles يتطلب ذلك عناية مستمرة، بترميم حواّف الثقب بأسنانها ثانيةً.
    Bir rahip değilim ama ben hiç dondurmacı ya da süt dişleriyle çiğ et yiyerek yerlerde zıplayan yaşlı kadın şeklinde bir melek görmedim. Open Subtitles برجل مثلجات او عجوزة تأكل لحم نيئ تقفز إلى السقف بأسنان أطفال
    Hendrix elektro gitarı fişe takar ve onu dişleriyle çalar. Open Subtitles هندريكس أضاف اشياء للجيتار الكهربائى ! ولكنه يلعب علية بأسنانه
    Hendrix elektro gitarı fişe takar ve onu dişleriyle çalar. Open Subtitles هندريكس أضاف اشياء للجيتار الكهربائى ! ولكنه يلعب علية بأسنانه
    Görünüşe bakılırsa, katil bu kurdelayı dişleriyle parçalamış. Open Subtitles . يبدو ان القاتل مزق هذه الشرائط بأسنانه
    Okyanusta, dişleriyle römorkör çekmeye çalışıyordur herhâlde. Open Subtitles بالغالب، هو بالمحيط يحاول أن يسحب قاربه بأسنانه
    Silahı ateşletip, kurşunu yakalardı dişleriyle Open Subtitles كان مساعده يطلق النار عليه وهو يمسك الطلقه بأسنانه
    Rip'i bulduğumuzda, küçük lağım faresi gibi dişleriyle beni ısırdığı için onu pataklayacağım. Open Subtitles لأنّه عضّني بأسنانه الصغيرة التي تشبه أسنان الجرذان
    Evrak karışıklığının kocamın dişleriyle çözüleceğini söylemişti. Open Subtitles قال إن إختلاط الاوراق قد يُحَل عن طريق أسنان زوجي
    Daha önce hiç insanların İngilizlerin dişleriyle ilgili şakalar yaptığını duymamış mıydın? Open Subtitles ألم تسمع أبداً الناس تحكي دعابات عن أسنان الإنجليز؟
    Çürümüş dişleriyle yaşlı ve yalnız bir kadın olacağım. Open Subtitles سوف أكون سيدة عجوزة وحيدة ذات أسنان تالفة
    O kocaman takma dişleriyle parmağımı ısırıp koparmasını istemedim. Open Subtitles لم أرده أن يعض أصابعى بواسطة أسنانه الاصطناعية الكبيرة
    Jilet keskinliğindeki dişleriyle kurbanlarını kıymaya çeviriyor. Open Subtitles يقطّع ضحيته إلى قطع بحجم عضته مستخدماً أسنانه الحادة جداً
    Bloktaki söylentiye göre adamın tekini dişleriyle hadım etmiş. Open Subtitles و المسؤول عن العقار قال أنها قتلت الرجل بأسنانها
    Ya uyumamış ya da dişleriyle yorgan katlamasını öğrenmiş. Open Subtitles نعم, او انها تعلم كيف ان تجعل زوايا المستشفى بأسنانها.
    Okları pirana dişleriyle keskinleştirerek oklardaki zehrin,avın vücuduna iyice etki edeceğinden emin oluyorlar. Open Subtitles تحزيز السهام بأسنان سمك البيرانا يضمن أن يخترق الطرف المسموم جسم الضحية.
    Pençeleri ve sivri dişleriyle bizi ellerine geçirdiler ben hariç, herkesi! Open Subtitles بمخالبهم وأنيابهم وأقنعتهم كلّهم صلبوا إلا أنا
    dişleriyle nefes alma borularını açık tutarlar. Open Subtitles و يبقون على منفذهم الهوائي مفتوحا بواسطة أسنانهم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus