Burada olan şey, potansiyel olarak agresif, dinamit gibi bir adam istediği herşeyi yapabilecek olan bir adam. | Open Subtitles | مالدينا هنا عدواني فعلا، رجل ديناميت يمكنه أن يفعل أي شيء يريده |
Aslında öyleyken dinamit gibi olurum. | Open Subtitles | في الواقع , سأكون ديناميت في بنطلون |
Bir Yay! dinamit gibi! Ben İkizler'im. | Open Subtitles | برج القوس ديناميت أنا الجوزاء |
Aynı Sanchez olayındaki dinamit gibi. O dinamitleri yerleştirdiğin gibi! | Open Subtitles | مثل الديناميت فى قضية " سانشيز" تماماً كما زرعت الديناميت |
Bak, 13 yılın ardından dinamit gibi olacağını söylemiyorum. | Open Subtitles | إسمعى , إننى لن أقول أن هذا سيصبح مثل الديناميت بعد13عاماً. |
Bayan, şunu söylemeliyim ki sen dinamit gibi bir kızsın. | Open Subtitles | أنتِ واحدة من الفتيات ذات الأنوثة المتفجرة |
Sen dinamit gibi bir kızsın. | Open Subtitles | أنتِ واحدة من الفتيات ذات الأنوثة المتفجرة |
Takımımız patlar, dinamit gibi. | Open Subtitles | فريقنا قنبلة , ديناميت |
Takımımız patlar, dinamit gibi. | Open Subtitles | فريقنا قنبلة , ديناميت |
Kendimi dinamit gibi hissettim şimdi. | Open Subtitles | حسناً هذا ديناميت |
Kendimi dinamit gibi hissettim şimdi. | Open Subtitles | "حسناً هذه "ديناميت = متفجرات |
dinamit gibi nitrogliserin sızdırmaması demektir. | Open Subtitles | لا تسرب النيتروغلسرين مثل الديناميت. |
Bu kız tamamen haklı, tıpkı bir dinamit gibi. | Open Subtitles | "الفتاة على حق تماما، انها مثل الديناميت." |
dinamit gibi bir kız dinamit gibi bir kız dinamit gibi bir kız... | Open Subtitles | أنتِ واحدة من الفتيات ذات الأنوثة المتفجرة فتاة متفجرة الأنوثة فتاة متفجرة... |