"dinlemenin" - Traduction Turc en Arabe

    • الاستماع
        
    • للاستماع
        
    Fakat bir bilgisayar sesini uzun süre dinlemenin monoton olabildiğini farkettim. TED على كل حال أظن أن الاستماع لصوت إلكتروني لفترة طويلة أمر ممل
    Birbirimizi dinlemenin bir anda tüm sıkıntıları çözmeyeceğini biliyorum. TED وأنا أعلم أن الاستماع إلى بعضنا البعض، لن يحل جميع المشاكل.
    Kulağınıza hoş gelmiyorsa, müzik dinlemenin fazla bir amacı yoktur. TED ليس هناك في الواقع غرض في الاستماع إلى الموسيقى حين لا يكون سماعها جيدا بالنسبة لك.
    Bugün buraya karın için söyleyeceklerini dinlemenin yanı sıra, Müttefikler'in oylama yaptığını bildirmeye geldim. Open Subtitles آرفين,لقد حضرت هنا اليوم ليس فقط للاستماع الى مناشدتك الى زوجتك ولكن لأن التحالف قام بالتصويت
    Şimdi içindeki sesi dinlemenin zamanı. Open Subtitles حان الوقت الآن للاستماع لذلك الصوت الخافت بداخلكِ.
    Ve bir alış veriş merkezindeki kiralık bir ofise gidip yüzeysellik abidesi birinden hangi kelimelerin hangi duyguları temsil ettiğini dinlemenin şimdiye kadar kimseye bir yardımı dokunduğunu düşünmüyorum. Open Subtitles ولا أعتقد أن الذهاب إلى مكتب مستأجر في مركز تجاري للاستماع إلى بعض عامل من المتوسط شرح الكلمات التي تعني المشاعر
    ve bazıları için saldırgan görüşleri dinlemenin, üstesinden gelmek için çok uğraştıkları travmaları yeniden yaşıyor gibi hissettirdiğini de anlıyorum. TED وأن بالنسبة لبعض الأشخاص، الاستماع لوجهات نظر مسيئة يمكن أن يذكرهم بالصدمات التي مروا بها وعملوا بجد ليتخطوها.
    Bir: Pasif duyma ve aktif dinlemenin aynı olmadığını anla. TED الممارسة الأولى: يجب أن ندرك أن جلسة الاستماع الخامل والاستماع الفعال ليستا سواء.
    Bu yaşlı adam beni dinlemenin daha iyi olduğunu ne zaman öğrenecek? Open Subtitles متى سيتعلم هذا العجوز انه من الأفضل الاستماع اليّ ؟
    Yildizlardan gelen sinyalleri dinlemenin, evrendeki zeki yasamlari arastirmanin bir yolu. Open Subtitles الاستماع الى اشارة من النجوم هي أحد طرق البحث
    Müziği ve görsel efektleri dışında bu filmi öven insanları dinlemenin sadece çok saygı duyulan film eleştirmenlerinin hoşlandığı bir şakayı sürekli duymaktan farkı yok. Open Subtitles الاستماع لتخاريف الجميع عن أصواته ومؤثراته البصرية كالاستماع خلسة إلى نكتة لا يتناقلها إلا ناقدوا الأفلام المحترمون.
    Araştırmalar, müzik dinlemenin dopamin seviyesini %9 arttırdığını gösteriyor. Open Subtitles الدراسات تظهر أن الاستماع للموسيقى يزيد من نسبة الدوبامين بدرجة 9في المئة
    Oysa yanılmışım. Bu rastlantılardan dikkatli dinlemenin bize yaşam alanının sağlığını tüm yaşam yelpazesi boyunca değerlendirmek için inanılmaz değerli araçlar sağladığını öğrendim. TED لقد كنت مخطئا. ما تعلّمته من هذه المواجهات هو أنّ الاستماع الحذر يعطينا وسيلة قيّمة لنحكم على مدى صحة موطن طبيعيّ في جميع أشكال الحياة.
    Ayrıca çocuklarınıza gürültünün sağlığa etkilerinden bugün yüksek sesli müzik dinlemenin ilerde oluşturacağı sonuçlardan bahsedin. TED أيضًا حدّثوا أطفالكم عن تأثيرات الضوضاء على الصحة وأن الاستماع إلى الموسيقى الصاخبة اليوم سيكون لها عواقب لاحقًا حين يكبرون.
    Annemi dinlemenin sonu asla iyi olmadı. Open Subtitles الاستماع إلى أمي لم ينتج عنه خير من قبل
    - Ailelere dinlemenin önemini anlatıyor. Open Subtitles - .. تعلم الآباء للاستماع لـ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus