Mike, sen daha intihar antlaşmasını doğru düzgün açıklayamıyorsun bile. | Open Subtitles | مايك، أنت لا تَستطيعُ الإعْلان حتى حلف إنتحارِ بشكل صحيح. |
Sheldon, sana en basit işleri verdim ama birini bile doğru düzgün yapamadın. | Open Subtitles | شيلدون لقد منحتك أبسط الامور لتفعلها و لم تقم بأي منها بشكل صحيح |
O gece konu mahallesindeki elektrik şeyi de doğru düzgün kapatılmamıştı. | Open Subtitles | وأقطاب الكهرباء تلك في الأحياء الفقيرة لم تكن محمية بشكل صحيح |
doğru düzgün iyileşmezse o güzel atleti bir daha giyemezsin. | Open Subtitles | اذا لم تعالجي بشكل جيد لن ترتدي هذه البذلة ثانية |
İnsanlar doğru düzgün iş yapsaydı... böyle boktan durumlar da olmazdı. | Open Subtitles | ،لو أن الناس يفعلون العمل بالطريقة الصحيحة ما كان ليحدث ذلك |
Penny, Leonard'a hediye alacaksam, bunu doğru düzgün yapmak istiyorum. | Open Subtitles | بيني إذا كنت سأشتري هدية لليونارد فسأقوم بذلك بالشكل الصحيح |
Eğer bir durumu analiz edeceksen, doğru düzgün yap bunu. | Open Subtitles | اذا كنتي ستحللين الوضع اذن حلليه بطريقة صحيحة |
Çok ilginç. 21. yy'da yaşıyoruz, ve hala Güneş'in tayfını bile doğru düzgün anlayamıyoruz. | TED | انه امر مدهش, كيف أننا نعيش في القرن ال21 ومازلنا غير قادرين على فهم طيف الشمس بصورة صحيحة |
Bir anne olarak, çocuklarımın güne doğru düzgün başlamasını isterim. | Open Subtitles | كـ أم .. أريد أطفالي أن يبدأوا يومهم بشكل صحيح |
Jake, bu sefer doğru düzgün oynasan, iyi olur. | Open Subtitles | من الأحسن لك أن تقوم به بشكل صحيح هذه المرة |
Ben bir şeyler düşüneyim, sen de doğru düzgün düşündüğümde bana söylersin! | Open Subtitles | سافكر في اشياء، وأنتي ستخبريني عندما أفكر بشكل صحيح |
O zaman doğru düzgün oynayın ya da Westport Restonranındaki "Boynuzunla Uçur Beni" şovuna geri dönersiniz. | Open Subtitles | .. نعم ، لكن مثلوا بشكل صحيح أو ستعودون للتمثيل في مسرح المطار الغربي |
Pratik yaptım ama bunu doğru düzgün yapamadım. | Open Subtitles | أمارس لكن أنا لا أستطيع فهم هدفي بشكل صحيح. |
O yüzden doğru düzgün yapılmalı. | Open Subtitles | لذا يجب أن نفعلها بشكل صحيح ولد السقوط سوف يحل وثاق الرجل المشع |
Kemanını doğru düzgün kur ve hemen şimdi alıştırma yapmaya baş... | Open Subtitles | جهز الكمان بشكل صحيح وابدا التمرن حـالاً |
doğru düzgün konuşma konusunda pek başarılı değilsin. | Open Subtitles | لست جيدا بترتيب الكلمات واخراجها بشكل جيد |
Bir iş yapacaksak doğru düzgün yapalım. | Open Subtitles | , لو كنا سنقوم بذلك علينا القيام بذلك بالطريقة الصحيحة |
Bu çocuklar doğru düzgün yetiştirme sorumluluğum var. | Open Subtitles | لديّ مسؤولية بأن أربي هؤلاء الأطفال بالشكل الصحيح |
Bence alarmı doğru düzgün kurmadan eve gittiğinizi farketse daha çok kızardı, sizce de öyle değil mi? | Open Subtitles | حسناً، أعتقد أنه لن يحّبكِ أيضاً .. إن ذهبتِ للمنزل دون أن تشغّلي جرس الإنذار بطريقة صحيحة أولاً، أليس كذلك؟ |
Norman, hiç bir şeyi doğru düzgün yapamaz mısın? | Open Subtitles | نورمان ألآ يمكنك فعل أى شيىء بصورة صحيحة ؟ |
Eşimin İngiltere'de doğru düzgün şekilde toprağa verilmesini istiyorum, | Open Subtitles | أريد أن أقيم لزوجتي جنازة لائقة في انكلترا |
Bunun sebebi, adaletsizlik bizi öyle güçlü etkiliyor ki doğru düzgün düşünemiyoruz. | TED | لأن الإجحاف يستفزنا بقوة شديدة ولا نستطيع التفكير بشكل سليم. |
Sana inanmıyorum. Daha doğru düzgün teklifte bulunmadın bile. | Open Subtitles | أنا لا أصدقك أنت حتى لم تتقدم لي بشكل لائق |
Kordonun içinde, bize bunu doğru düzgün planlayacak kadar, zaman kazandıracak yemek var. | Open Subtitles | بالتأكيد هُنالك طعامٌ كافٍ داخل الحاجز الوقائيّ يسمح لنا بالتخطيط لهذا بشكلٍ صحيح |
Kıçını bile doğru düzgün silmekten aciz biri söylüyor bunu. | Open Subtitles | والذي بشكل واضح لا يعرف كيف يمسح قاعدته. |
Sizi doğru düzgün karşılayamadığım için özür dilememe izin verin. | Open Subtitles | اسمحي لي بان اعتذر لك لعدم استقبالي لكي كما ينبغي. |
Arabayı durdur, şunu doğru düzgün çalıştıralım. | Open Subtitles | أوقف السيارة فلنجعل هذا الشيء يعمل بشكل مناسب |
Neden sırtımdan dolayı doğru düzgün yürüyemiyorum? | Open Subtitles | لما لاأستطيع المشي بطريقة سليمة لأن ظهري اللعين يؤلمني |
doğru düzgün söylemelisin. | Open Subtitles | يجب أن تُغنّي بجديّة. |