"doğru gelmiyor" - Traduction Turc en Arabe

    • يبدو صحيحاً
        
    • أستصوب
        
    • يبدو صحيحا
        
    • ليس صائباً
        
    • يبدو صحيحًا
        
    • من الصواب
        
    • يبدو صائباً
        
    • يبدو صحيح
        
    • لا للأمر
        
    - Biliyorum. Bana söylememiş olman doğru gelmiyor. Her şeyi paylaştığımızı sanıyordum. Open Subtitles إنه فقط لا يبدو صحيحاً أنكِ لا تخبرينني .ظننت أننا نخبر بعضنا البعض كل شيء
    Bilmiyorum efendim. Ama bana doğru gelmiyor. Open Subtitles أنا لا أدري يا سيدي، مع كامل الأحترام هذا لا يبدو صحيحاً.
    Öylece kaldırmaları pek doğru gelmiyor bana... Open Subtitles لا أستصوب إزالتهم الحطام بهذا الشكل.
    - Hannassey'lerin tarafında değilim, ama susamış sürüleri sudan uzaklaştırmak bana doğru gelmiyor. Open Subtitles - أنا لا أؤيد الهانسيس، لكن... مطاردةالماشيةالعطشانةبعيداً عن الماء فقط لا يبدو صحيحا
    İstemiyorum. doğru gelmiyor. Büyümesi gereken Danny. Open Subtitles لا أريده، فهذا ليس صائباً (داني) هو من يجب أن ينموا
    Hiç doğru gelmiyor. Çünkü doğru değil. Open Subtitles ـ أنه لا يبدو صحيحًا وحسب ـ لأنه ليس صحيحًا
    Devlet başkanı olarak hiçbir şey yapamamak doğru gelmiyor. Open Subtitles لم أشعر بأنّ من الصواب كرأس الدولة ألا أفعل شيئاً.
    Bu doğru gelmiyor. Neden iblisler Telefon çaldığında zaman saldırı olur? Open Subtitles هذا لا يبدو صحيحاً ، لماذا قد يهاجم المشعوذون عندما يرن الهاتف ؟
    Yarın gidiyorum bebeğim o ufaklığın dedesiyle geçirebileceği bir dakikayı bile kaçırması pek doğru gelmiyor. Open Subtitles حسناً, أنا سأغادر غداً يا حبيبتي و ذلك لا يبدو صحيحاً ان ذلك الطفل ستفوتهُ حتى لو لحظة واحدة مع جدهِ
    Kopyam onu öldürmeye çalışmış, şimdi ise burada olmak, çevremde bulunmak ona pek doğru gelmiyor. Open Subtitles شخصيتي الإفتراضية حاولت أن تقتلها كونها متواجدة، تواجدها بجانبي لا يبدو صحيحاً لها
    - Zemin katta mı? Aksesuarla giyim bölümlerinin arasında olması doğru gelmiyor. Open Subtitles ليس بالطابق الأرضي بين الإكسسوارات والأزياء , لا يبدو صحيحاً
    Sadece, bu bana çok doğru gelmiyor. Open Subtitles إنهُ فقط لا شيءَ من هذا يبدو صحيحاً لي
    Bu doğru gelmiyor. Open Subtitles لا أستصوب انسحابنا.
    Bana pek doğru gelmiyor bu şekilde toplanmak. Open Subtitles لا أستصوب تجمعنا للاحتفال.
    Kulağa doğru gelmiyor. Open Subtitles ذاك لا يبدو صحيحا
    Hayır, bu da kulağa doğru gelmiyor. Open Subtitles لا،ذاك لا يبدو صحيحا أيضا
    Kurdelelerden vazgeçemeyiz. Bana doğru gelmiyor. Open Subtitles -لا يمكننا التخلّي عنها، هذا ليس صائباً
    Bunu sensiz yapmak hiç doğru gelmiyor 'dostum'. Open Subtitles لن يبدو صحيحًا فعلها بدونك
    Onu burda bırakmak doğru gelmiyor. Gerçekten bunu yapıyor muyuz? Open Subtitles أنا فقط لا أشعر أنه من الصواب تركها هنا
    Ayrıca hiç doğru gelmiyor bu. Merhaba Open Subtitles ملحوظة ، هذا لا يبدو صائباً بالنسبة إلي مرحباً
    Bu doğru gelmiyor. Bize şimdi ne olacak? Open Subtitles وعشت، لا يبدو صحيح
    Bana doğru gelmiyor. - Andy, bu her komedyenim rüyasıdır! Open Subtitles لا للأمر كله لايبدو جيدا لي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus