| Barry ile evlenmekten kaçtığımdan beri doğru seçimi yapıp yapmadığımı merak ediyordum. | Open Subtitles | منذ ان هربت من باري في الزواج تساءلت إن كنت قد قررت الخيار الصحيح |
| Evet evlat, doğru seçimi yaptın. | Open Subtitles | حسناً.. أيها الصغير لقد اخترت الخيار الصحيح.. ؟ |
| O gerçekten harika bir çocuk ve bence doğru seçimi yapacaktır. | Open Subtitles | إنها طفل رائع. يعني أنا واثق من أنها في طريقها لجعل الحق في الاختيار. |
| Zamanım yarısını doğru seçimi yaptım mı diye düşünerek geçiriyorum, ama... | Open Subtitles | نصف الوقت أتسائل إذا كنت قد أتخذت القرار الصحيح , ولكن... |
| doğru seçimi yaptığında. doğruyu duyarsın | Open Subtitles | عندما تقوم بالإختيار الصحيح الذي تسمعه هو الحقيقة |
| doğru seçimi yaptın. | Open Subtitles | لقد قمت بالخيار الصائب |
| Bir hanımefendi doğru seçimi yaptığından emin olmalıdır! | Open Subtitles | يجب على السيدة التيقن من .أنها تقوم بالخيار الصحيح |
| Bilmeni isterim ki, aradan geçen 17 yıl boyunca... doğru seçimi yapmışım gibi davranmaya çalıştım. | Open Subtitles | انا اريدك ان تعلمي أن بـ 17 سنه الماضية كنت اتظاهر بأنه كان الخيار الصحيح |
| doğru seçimi yaptığım için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة جدا لأنني اتخذت الخيار الصحيح. |
| Büyük bir karar aldım okula döeceğim. doğru seçimi yapmak istiyorum. | Open Subtitles | كان قرار عودتي للدراسة مهماً أريد أن أختار الخيار الصحيح. ما رأيك إن أصبحت |
| Bu sefer doğru seçimi yapacağını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف أنك لن تجعل الخيار الصحيح هذه المرة. |
| Umarım doğru seçimi yaparsın. | Open Subtitles | وآمل أن تكونوا جعل الحق في الاختيار. |
| doğru seçimi yaptın. | Open Subtitles | يمكنك جعل الحق في الاختيار. |
| doğru seçimi yaparsan. | Open Subtitles | إذا كنت جعل الحق في الاختيار. |
| Bişey daha var sana doğru seçimi yaptıracak olan.. | Open Subtitles | هناك شيء واحد سيساعدك باتخاذ القرار الصحيح |
| Ama kalbimde biliyorum ki doğru seçimi yapacak kapasiten var. | Open Subtitles | لكني أعلم في قرارة نفسي أن لديك القدرة على اتخاذ القرار الصحيح |
| Silahlar ya da güller, umarım doğru seçimi yapmışımdır... | Open Subtitles | بندقية أو زهور أأمل أنني قمت بالإختيار الصحيح |
| Bu sebeple, örneğin araba alırken seçtikten sonra bile arabalar hakkında durmadan incelemeler okuyoruz, doğru seçimi yaptığımıza kendimizi ikna etmek istermişiz gibi. | TED | إذًا وبسبب ذلك نحن وحتى بعد أخذِنا القرار بشراء سيارة مثلًا لا نتوقف عن قراءة المقالات النقدية عن السيارات كما لو كنّا مازلنا بحاجة إلى إقناع أنفسنا بأننا قد قمنا بالخيار الصحيح |
| Ve her gece eve doğru seçimi yaptığını umarak gidiyor. | Open Subtitles | و كل ليلة تعود لمنزلها آملة انها اتخذت القرار الصائب |
| Biliyorum ki bu hırslı genç adamlar doğru seçimi yapacak. | TED | أنا أعرف بأن هؤلاء الشباب المندفعين والطموحين سيختارون الخيار الصائب. |
| Ben de kocanız kadar beceriksiz ve sıkıcıyım. Siz de doğru seçimi yapmışsınız ve mutlusunuz. | Open Subtitles | شخص ممل وبلا أهداف ، وأنك قد اخترت الاختيار الصحيح |
Arabe 
Anglais 
Français 
Espagnol 
Allemand 
Portugais 
Turc 