"doğrulayacaktır" - Traduction Turc en Arabe

    • سيؤكد
        
    • سيشهدون
        
    • يشهد
        
    • تأكيد صحة
        
    • سيؤكدون
        
    Bu, aplastik anemi teşhisimi doğrulayacaktır. Open Subtitles و هذا سيؤكد تشخيصي للأنيميا الحادة
    Brom'un nasıl öldüğünü anlatacağını sanmıyorum... ama orada olmadığımı doğrulayacaktır. Open Subtitles أشك أنه سيقول الحقيقة عن كيفية موت (بروم) ولكنه سيؤكد أني لم أكن موجودة حينها
    Habis meme kanseriyim, Dr. Cottle teşhisi doğrulayacaktır. Open Subtitles أنا مصابة بسرطان ثدي متقدم , دكتور (كوتل) سيؤكد التشخيص
    Eminim arkadaşların da bunu doğrulayacaktır. Open Subtitles وأنا واثق أني إن سألت أصدقائك، سيشهدون بذلك؟
    Nöbetçi dediğimi doğrulayacaktır. Open Subtitles الحارس بإمكانه أن يشهد على ذلك
    Sana söyledim, bebeğimin annesiyle evimdeydim ben! Bunu doğrulayacaktır! Open Subtitles لقد قلت لك كنت في البيت مع أم طفلي وهي يمكنها تأكيد صحة كلامي
    Eminim adli tıp, İngiliz anahtarının bir tarafındaki, oğlunun kanı ile diğer tarafındaki senin parmak izlerini doğrulayacaktır. Open Subtitles أنا واثقة بأنّ المحللين الجنائيين سيؤكدون وجود دماء و أنسجة ابنك على هذه الجهة من المفك و بصماتك على الجهة الأخرى
    Toksikoloji bunu doğrulayacaktır. Open Subtitles سيؤكد فحص السموم ذلك
    Otelin müdürü de doğrulayacaktır. Open Subtitles أن صاحب المنزل سيؤكد الأمر
    Brooklynli arkadaşım Turşu Kavanozu Bob doğrulayacaktır beni. Open Subtitles صديقي من "بروكلين" (بوب) صاحب جرّة المخلل, سيؤكد لكم على ذلك
    Ajan Clements doğrulayacaktır, evet. Open Subtitles العميل (كالمينتس) سيؤكد قصتى
    Her şeyi doğrulayacaktır. Open Subtitles سيؤكد كلّ شيء
    1,400 öğrenci orada olduğumuzu doğrulayacaktır. Open Subtitles 1.400 طالب سيشهدون على هذا
    Francis'e asla zarar vermeyeceğimi doğrulayacaktır. Open Subtitles سوف يشهد بأنني لم اؤذي فرانسيس ابدا
    - Peder Waleran da bunu doğrulayacaktır. Open Subtitles الأب (والورين) ، يستطيع أن يشهد على ذلك
    Sana söyledim, bebeğimin annesiyle evimdeydim ben! Bunu doğrulayacaktır! Open Subtitles لقد قلت لك كنت في البيت مع أم طفلي وهي يمكنها تأكيد صحة كلامي
    Eminim adli tıp, İngiliz anahtarının bir tarafındaki, oğlunun kanı ile diğer tarafındaki senin parmak izlerini doğrulayacaktır. Open Subtitles أنا واثقة بأنّ المحللين الجنائيين سيؤكدون وجود دماء و أنسجة ابنك على هذه الجهة من المفك و بصماتك على الجهة الأخرى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus