- O yüzden ders sonrası Dorothy'yle kalmaya bahane lazım. | Open Subtitles | لهذا السبب أريد أن اتي بعذر لأرى دورثي بعد الحصة |
Dorothy küçük bir kızken, japon balığı onu büyülüyordu. | TED | عندما كانت دورثي صغيرة، كانت مسحورة بسمكتها الذهبية. |
Bu bir yalandı, fakat benim gerçekliğimdi, tıpkı küçük Dorothy'nin zihnindeki, ters yüzen balıklar gibi. | TED | كان كذبة ولكن كان واقعي. كسمكة دورثي التي تسبح للخلف في عقلها. |
Örneğin efsanevi Juilliard, keman eğitmeni Dorothy DeLay'ı düşünün. | TED | على سبيل المثال، فكر في معلمة الكمان جوليارد، اسمها دوروثي ديلاي. |
Dorothy DeLay'in tarzı ile çalışmış ve kendi döneminin tartışmasız en iyi kemancısı oldu. | TED | لقد تدرب على طريقة دوروثي ديلاي وقد أصبح أعظم عازف كمان في جيله كما يزعم. |
Çok çabuk kıyafet değiştirdin Leslie. Keşke nasıl yapılacağını Dorothy'ye de öğretsen. | Open Subtitles | لقد استعديت بسرعة يا ليزلى, يجب ان تُعلّمى دورثى كيف تفعل هذا |
Sen stres attın, Dorothy'nin oturacak sandalyesi olmayacak. | Open Subtitles | هل ينفخون بعض البخار، وحصلت لدوروثي شيء للجلوس عليها. |
Haftaya seni Akademi ödülleri'nde görmek için sabırsızlanıyordum fakat Dorothy Kilgallen'ın köşesinde katılmayacağını okudum. | Open Subtitles | كنت أتطلع لرؤيتكِ الأسبوع القادم في حفل الأكاديمية لكن قرأت مقال دورثي كيلجالين أنكِ لن تحضري؟ |
Günün birinde Dorothy Gish yanıma gelip, kesin bir ifadeyle Küçük Neddy, silahını kap dedi. | Open Subtitles | مرة دورثي جت لي وقالت لي نيدي امسك مسدسك |
Şimdi, kayakları kaybettin, Dorothy Hamill, Aç şu lanet dükkanı ! | Open Subtitles | الآن اترك الزلاجات,يا دورثي هامل وافتح المتجر المنكوح |
Bayan Marsh'nın asitanı olarak Dorothy Graybridge görünüyor. | Open Subtitles | نظرت إلى فريق العمل بالمسلسل، وكانت مساعدة السيدة مارش، دورثي جرايبريدج |
Dorothy Graybridge. Rüyamda ben olduğum kadın. Ya da imgelemimde, her neyse işte. | Open Subtitles | دورثي جرايبريدج، المرأة التي تقمصتها في الحلم، أو الرؤية، أو أيا كان |
Dorothy'i henüz bulamadılar ama Henry Stoller orataya çıktı. | Open Subtitles | حسن، لم يعثروا على دورثي بعد، لكن البحث أكد |
Dorothy Graybridge'i bulmuşlar. Oteline adresi bıraktım. | Open Subtitles | وقالوا أنهم وجدوا دورثي جرايبريدج التي كنت تبحثين عنها |
Dorothy kötü değildir inan. Sadece saftır. | Open Subtitles | لا حبيبي، دوروثي ليست سيئة بحق إنها بلهاء فحسب |
Dorothy hiç düzgün biriyle ilgilenmemişti. | Open Subtitles | أنا سعيدة. دوروثي لا تهتم بآي رجل ذو شأن |
Dorothy bir kızın sahip olabileceği en iyi, en sadık arkadaştır. | Open Subtitles | دوروثي الصديقة الأقرب و الأكثر إخلاصا لآي فتاة |
Dorothy bu adamla bir daha asla konuşmaz eğer o adam bana, Lorelei'a zarar verecek olursa. | Open Subtitles | دوروثي لن تتحدث مع ذلك الرجل ثانية لو أساء لي بآي شيء لورولاي |
- İyi ki, Dorothy avukat değil. - İyi ki, ben de değilim. Belki juriye şöyle bağırırdım: | Open Subtitles | من الجيد ان دورثى ليست محامية ولا انا , ربما كنت سأميل على المحلفين, |
Howard'ı, Dorothy'i ve dostlarımızı bırakmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريد ان اترك هوارد و دورثى وباقى اصدقائنا |
Ciddi söylüyorum Dorothy, kafanı havalandırma boşluğundan uzak tutmalısın. Stanley, Tanrı aşkına! | Open Subtitles | دورثى, يجب عليك ان تبعدى رأسك عن تيارات الهواء بحق |
Ve Amerikan Talibanı eğer Dorothy Cooper oy kullanırsa hayatta kalamaz. | Open Subtitles | وجماعة طالبان الأميركية لن تتمكن من مواصلة النمو إن سُمح لدوروثي كوبر ومن هم على شاكلتها بأن يدلو بأصواتهم. |