Hey, duştan lav suları akıyor. | Open Subtitles | هناك حمم من المياه الساخنة تخرج بغزارة من دُش الإستحمام |
Bizim banyo dediğimiz şey, kokulu sabunla soğuk havluların yardımıyla alınan bir duştan ibarettir değil mi? | Open Subtitles | في الوطن الإستحمام لم يكن إلا مجرد إغتسال مع بعض الصابون ومنشفة باردة، صحيح؟ |
Temiz havlu koymak için içeri girdim sırada o da duştan çıkıyordu. | Open Subtitles | وكان هو خارجآ من الدش كان مشهد غير مقصود وماليك يعرف هذا |
duştan çıkıp, bornozumu giyip o kadar yolu gidip gelecek miydim? | Open Subtitles | أخرج من الدش وأرتدي ملابسي، ثم أذهب إلى الجانب الآخر وأعود إلى هناك مجدداً؟ |
Sıcak bir duştan daha zevkli bir şeyin olmadığını söylüyor. Akan suyun her bir damlası duyuları için birer nimet. | TED | قالت: “لا يوجد شيء أكثر حسيّة من الاستحمام بماء ساخن، فكل قطرة ماء هي نعمة للحواس”. |
- Hayır, duştan yeni çıkmıştım. Her neyse sadece ilgilenmemiz gereken, bir saate başlayacak bir evlilik sözleşmesi olacağını söyleyecektim. | Open Subtitles | لا فقط كنت أستحم على أي حال، كنت |
duştan daha yeni çıktım. İşe geç kalıyorum. | Open Subtitles | أوه، أنا فقط خَرجتُ من الدُشِ. |
Ben duştan çıkana kadar bekleyemedin mi? | Open Subtitles | ألم تستطع الإنتظار حتى أنتهي من حمامي ؟ |
Ev arkadaşım duştan çıkmak üzere. Odamda konuşsak? | Open Subtitles | زميلتي على وشك الخروج من الإستحمام ، لنتحدث في غرفتي |
12 yıl sonra o havluyu birlikte duştan sonra kurulanmak için gayet iyi kullandık. | Open Subtitles | وبعد 12 عاماً، أنا وأنت نستخدم تلك المنشفة الجيدة لتجفيف أنفسنا بعد الإستحمام. |
Eve geldim, duştan çıktım ve spor programı seyretmek üzereyken kuzenim aradı. | Open Subtitles | و صلت للمنزل و خرجت من الإستحمام و كنت على وشك مشاهدة سبورت سنتر واتصلت إبنة عمي و قالت: |
Havlulu olsun. duştan çıkar çıkmaz ıslak ıslak olsun. | Open Subtitles | وهو يضع منشفته ولكن لايزال مبللاً من الإستحمام |
Güzel. Ayrıca gelirken duştan çıkarken havluyla çekildiğin bir fotoğrafını da getir. | Open Subtitles | رائع, وأيضاً أحضر لنفسك صورة فى منشفة خارجاً من الإستحمام |
Amcam sigara içmek için duştan çıkmadan gidelim. | Open Subtitles | قبل ان يخرج عمي من الدش راغباً في المزيد من السجائر |
Bu sabah duştan çıktığımda banyo paspasıyla kurulandım. | Open Subtitles | يعني النهاردة الصبح بعد ما طلعت من الدش نشفت نفسي بسجادة الحمام |
duştan çıktığın zaman saçlarının o kokusunu özledim. | Open Subtitles | اشتقتُ إلى رائحة شعركِ عندما تخرجين من الدش |
duştan çıktım, pencereden baktım ve çöpçünün dosdoğru bana baktığını fark ettim. | Open Subtitles | فخرجت عندئذ من حوض الاستحمام ونظرت من النافذه .ووجدت ان الزبال كان ينظر الي |
Geçen gün duştan çıktığımda... havluyu almak için eğilince... göğsümde şiddetli bir ağrı hissettim. | Open Subtitles | في ذلك اليوم خرجت من الاستحمام وانحنيت لأمسك بمنشفة وشعرت بألم حاد في صدري |
duştan çıkınca bana işinle ilgili her şeyi anlatırsın. | Open Subtitles | حسنا ، أخبرني عن عملك عندما أنتهي من الاستحمام. |
Psikolojik konuşmalarımızı duştan sonraya erteleyelim. | Open Subtitles | لنوقف الشجار إلى ان أستحم |
duştan sonra ne yapacaksın, Karan? | Open Subtitles | ماذا ستفعل بعد الدُشِ كاران؟ |
duştan sonra seni göreceğim. - Bay Bond... | Open Subtitles | أراكِ بعدما أنهي حمامي |
ama sanırım bozuk bir duştan daha önemli bir sorunum var. | Open Subtitles | لكن أعتقد أن لديّ مشاكل أكبر من الدُش المعطل |
duştan çıkana kadar... benzine bulanmış elbiselerimin... oturma odasının halısını benzine buladığını fark etmedim. | Open Subtitles | حتى بعد أن أنهيت استحمامي استوعبت أنَّ ملابسي المنقعة بالبنزين أصبحت تُنّقع سجادة غرفة الجلوس طوال ذلك الوقت |
duştan sonra dişlerimi fırçalıyordum. Ve dedim ki... | Open Subtitles | بعد أن اغتسلت كنت أنظف أسنانى، و كنت هكهذا |