Lanet olası bir barınak duvar resmi, sanat müzesi değil ki. | Open Subtitles | إنه مجرد جدار في ملجئ، وليس متحف للفنون. |
Çünkü mutluyuz ve bu da mutlu bir duvar resmi olacak. | Open Subtitles | لأننا سعداء, وهذا جدار سعيد. |
Altında duvar resmi var gibi görünüyor. | Open Subtitles | تبدو كأنه هناك جدار تحته |
İşte duvar resmi diye buna derim! | Open Subtitles | -هذه هي اللوحة الجدارية الصحيحة |
Bu duvar resmi o bölgede yaşayan 24 yaşındaki Paloma Diaz anısına yapılmış. | Open Subtitles | (هذه اللوحة الجدارية نصب تذكاري لـ(بالوما دياز فتاة تبلغ من العمر 24 عاماً عاشت في ذلك الحي |
duvar resmi tasarladığım bir rüya görmüştüm. | Open Subtitles | حرفياً ، حلمتُ ذات مرة بأني صممت لوحة جدارية |
- Sabah 8:36 Palazzo'nun Beş Yüzler Salonu'nda ünlü bir duvar resmi var. | Open Subtitles | في قاعة فيكيو يوجد 500 لوحة جدارية الشهيرة، |
Bir otobüs durağı, bir çamaşırhane bir parti dükkanı ve bir duvar resmi var! | Open Subtitles | وموقف حافلات، ومغسلة ملابس ومتجر لبيع أغراض الحفلة، وصورة جدارية |
Neden Cora'nın odasında bir duvar resmi çizmiyorsun? | Open Subtitles | حسنًا، لمَ لا تقومين بطلاء جدار غرفة (كورا)؟ |
- Agustin'nin duvar resmi şeyi var. | Open Subtitles | حسناً، لدينا حدث جدار (أوغستين). |
Clara, duvar resmi. | Open Subtitles | (كلارا)، اللوحة الجدارية! |
Hepinize, bir duvar resmi tasarlamanızı emrediyorum. | Open Subtitles | أنا آمركم جميعـاً بتصميم لوحة جدارية |
bir duvar resmi... | Open Subtitles | لوحة جدارية كالدب ويني |
...ve bak, bir telefon kabini ve... diğer duvar resmi. | Open Subtitles | انظر، هاتف وصورة جدارية أخرى |