Daha çok eğlence ve kahkaha var. | Open Subtitles | يوجد فيه الكثير من المتعة و الكثير من الضحك |
Paris'in her tarafından müdavimler, sınıf farkı ayırt etmeksizin bu gösterişli eğlence ve hovardalık etmek için geliyorlardı. | Open Subtitles | الزوارالدائمونمن جميعأنحاءباريس, بغض النظر عن طبقتهم... جاؤوا من أجل المتعة و المرح... ... |
Hayat eğlence ve çümbüşten ibaret değil, Geet! | Open Subtitles | الحياة ليست لهو ومرح فقط يا جيت |
Yakında mükemmel bir okul olacağız eğlence ve heyecansız. | Open Subtitles | قريباً سنحصل على المدرسة المثالية حيث المرح والإثارة لا تبدأ |
Onlara gereken, iyi arkadaşlar ve iyi bir eğlence ve de Uyum Kulübesinde biraz vakit geçirmeleri. | Open Subtitles | ، يحتاجان إلى الأصدقاء الصالحين ، والترفيه . وقضاء بعض الوقت في الكوخ للإنسجام |
Bir sürü yemek var ve eğlence ve sürprizler. | Open Subtitles | لدينا طعام كثير و مرح و مفاجآت |
Aynı zamanda teknoloji, eğlence ve tasarımın ızdırabı azaltmak için de kullanılabileceğini biliyoruz. | TED | و كلنا نعرف ايضا ان التقنية و الترفيه و التصميم يمكن إستخدامهم في علاج المآسى. |
Ve şimdi sıra eğlence ve oyunda | Open Subtitles | الآن له كُلّ المرح ويَمْرحُ |
Beyler eğlence ve sorumsuzluk tanrısı bize gülümsüyor. | Open Subtitles | إله الفرح و عدم المسؤولية يبتسم لنا بإزدراء |
Yaşlı ve zengin kadınlar gençliklerini kovalıyor fakir ve genç olanlarsa eğlence ve müsrifleri baştan çıkartmak için yanıp tutuşuyorlardı. | Open Subtitles | نساء عجزة أغنياء يطاردن شبابهن... و فتيات صغيرات فقيرات يائسات للحصول على المتعة و إنفاق مبالغ كبيرة |
eğlence ve içki, bunları nerde buluruz? | Open Subtitles | المتعة و الشراب أين يمكننا أن نجد هذين؟ |
İşimiz eğlence ve güvenilirlik temelleri üzerine kurulu. | Open Subtitles | عملنا بأكمله قائم على المتعة و الأمان |
Slotlar, eğlence ve güzel yemekler Monongahela River'da! | Open Subtitles | حيث ماكنات الترفيهة و المتعة و أفضل بوفية على نهر "مونونغيلا"! |
Hayat eğlence ve çümbüşten ibaret değil, Geet! | Open Subtitles | الحياة ليست لهو ومرح فقط يا جيت |
Beraber geçirdiğimiz anlarda eğlence ve heyecan eksik olmasın. | Open Subtitles | "أن تكون أوقاتنا معا مليئة بالمرح والإثارة" |
Tıpkı küçük bir kasaba gibi eğlence ve neşe doluydu. | Open Subtitles | كان هناك كلّ المرح والترفيه تماماً مثل بلدة صغيرة |
Hepsi sadece eğlence ve oyun gibi geliyor, değil mi Damon? | Open Subtitles | أتعلم , الأمر كله مجرّد مرح و ألاعيب يا (دايمُن) , أليس كذلك ؟ |
Yani benzer şeylerin teknoloji, eğlence ve tasarımla birbirlerini bir arada tuttuklarına inanıyorum. | TED | و نفس الشئ لا زال يحكم التقنية و الترفيه و التصميم, أعتقد |
- Hadi eğlence ve oyuna. | Open Subtitles | الآن له كُلّ المرح ويَمْرحُ |
Benim tek duyduğum eğlence ve sorumsuzluk tanrısının geri döndüğü. | Open Subtitles | لإن كل ما سمعته كان أن إله الفرح و عدم المسؤولية قد عاد |