"ebeveynlerim" - Traduction Turc en Arabe

    • والدايّ
        
    • والديّ
        
    • أبواي
        
    • أهلي
        
    • والدي
        
    • والداى
        
    • والدَي
        
    • والداي
        
    Bunlar da Ebeveynlerim. Onları zamanla tanıyabilirsin. Open Subtitles وهذان والدايّ لكن يمكنكِ معرفتهما حسب وقتك
    - Öyle mi? Ebeveynlerim fakir ressamlarmış. Open Subtitles لقد سمعت أن والدايّ كانوا فنانين فقراء
    Sıkı çalışma ve sabır ile Ebeveynlerim apartman inşa edip beni ve kardeşlerimi okula gönderebilecek konuma geldiler. TED من خلال العمل الجاد والمثابرة، استطاع والديّ تشييد شقة من طوب وإرسالي أنا وإخوتي إلى المدرسة.
    Ebeveynlerim, dileyerek ve hayal ederek apartman inşa etmediler. TED لم يشيد والديّ شقة الطوب عن طريق التمني والحُلم.
    Mesela bana bak. Benim Ebeveynlerim dürüst, çalışkan insanlardı. Open Subtitles فأنا على سبيل المثال كان أبواي نزيهين ومجتهدين.
    Ebeveynlerim çoktan kâbus olmaya başladılar bile. Open Subtitles و أهلي يجعلون الامر كابوساً
    Ebeveynlerim ayrıldı ve kardeşim tutuklandı. TED لقد تطلق والدي .. وتم اعتقالي مع أُختي ..
    Ebeveynlerim Kongo'da misyonerdi. Open Subtitles والداى كانوا فى مهمة عمل فى الكونغو
    Benim Ebeveynlerim bizimle her konuda açıkça konuşurdu bu yüzden de çocuklar bana geliyor. Open Subtitles كان والدَي يتحدثان إلينا بكل صراحة عن كل شيء ولهذا السبب يأتي الأولاد إلي هذا ما أفعله
    Ebeveynlerim, birbirlerinden 6 ay arayla öldü. Open Subtitles توفي كِلا والدايّ خلال ستة أشهر
    Ebeveynlerim ölürse acaba ne olur diye çok düşünürdüm. Open Subtitles فكرت في ماذا قد يحدث اذا مات والدايّ
    İzlemek istedim... fakat Ebeveynlerim yaş sınırlamalı filmleri izlememe izin vermiyor. Open Subtitles كلا، أرغب بذلك. ولكن والدايّ يمنعونني من مشاهدة الأفلام فوق السن القانوني. - أنت محق لانسمح بذلك.
    Keşke Ebeveynlerim onlar olsaydı. Open Subtitles أتمنى لو كانا والدايّ.
    Ebeveynlerim eve geldiğinde mutsuz ve bitkin görünürlerdi ama bunu bizimle konuşmazlardı. TED يعودُ والديّ إلى البيت وعليهما أمارات الحزن والفزع، ولكنهما لم يناقشا الموت معنا.
    Ve burada kuzenim de var. Yani, Ebeveynlerim boşansa bile sen yanımdasın, değil mi? Open Subtitles ولديّ هنا ابن عم, حتى إذا تطلق والديّ سيكون لديّ أنت..
    Ebeveynlerim hippi gibilerdir, çok fazla para ve merhametleri vardır. Open Subtitles والديّ من الطبقة المخملية لديهم الكثير من المال ويشفقون على الناس
    Ebeveynlerim öldü, 21 yaşımı geçtim ve soyuldum. Open Subtitles والديّ ميتون، وأنا فوق سن الواحد والعشرون وتمت سرقتي
    Ebeveynlerim aşkı bir arabanın arka koltuğunda bulmuşlar bu da benim doğmama yardımcı olmuş. Open Subtitles لقد قال أبواي أنهما وجدا الحب في المقعد الخلفي للسيارة وقد ساعد ذلك على خلقي.
    Ebeveynlerim için iyi şeyler isterdim ama sayemde buna gerek kalmayacak. Open Subtitles أطلب منك أن تدعمني أمام أبواي لكنني تقريباً سيطرت علي هذا الأمر
    Üvey Ebeveynlerim öldüğünde beni korucuyu bir görev üstlendi. Open Subtitles حين مات أبواي بالتبني، أصبح هو كوصي علي.
    Ebeveynlerim bana Jack ismini koydular. Open Subtitles أهلي سموني جاك
    Ebeveynlerim bana katıldı ve kardeşlerimin bana yardım etmesine karar verdi. TED لكن والدي اتفقا معي وقررا أنه يجب على إخوتي مساعدتي.
    Ben bir yetimim. Üç yıl önce Ebeveynlerim milyonerler için bir yolculuk düzenlediler. Open Subtitles أنا يتيمة منذ 3 سنوات نظم والداى رحلة للمليونيرات...
    Biliyorsun, Ebeveynlerim asla elbise giymezdi, yani... Open Subtitles والدَي لم يكونا متكتمين قط
    Ebeveynlerim ayrılacak sandım ve zayıf görünmek ya da işlerin değişmesini istemedim. Open Subtitles إعتقدت أن والداي سينفصلوا لم أرد أن أبدو ضعيفا أو تتغير الأمور

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus