| Ve Edgar'ı veya beni seçmek zorunda olsaydı Bence Edgar'ı seçerdi. | Open Subtitles | و كان عليها أن تختار بين إنقاذي و إنقاذ إدغار أعتقد أنها ستختار إدغار |
| Hayır, Edgar'ı tatilini burada harcamaya zorlayamazsınız. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تجعل إدغار يقضي اجازته هنا |
| Edgar'ı arıyorum, Nicolas ya da Dufaure. | Open Subtitles | لا أنا أبحث عن نيكولا أو إدغار ديفورن |
| Bu yüzden Edgar'ı burada bırakıyorum. | Open Subtitles | هذا هو السبب في أنني أغادر إدغار وراء. |
| Edgar'ı iyi tanırım ve o Edgar değildi. | Open Subtitles | سأقول لك شيئاً الآن, أنا أعرف (إدغار), وهذا لم يكن (إدغار). |
| Bunu daha önce tarikat liderleriyle yaşadım. Samuel, Edgar'ı hedef gösterdi. | Open Subtitles | اسمعني ، لقد كنت بنفس الأمر مع قواد طوائف (صامويل) وضع تأثيره على (إدغار) |
| Bir kez Edgar'ı aramış ve bir kez de öldüğü gün ajansı aramış. | Open Subtitles | أجرت إتّصالاً واحداً لـ(إدغار) وآخر في اليوم الذي ماتت فيه لوكيل. |
| Sanki birşey Edgar'ı giymiş gibiydi. | Open Subtitles | لقد كان مثل شئ ما يلبس (إدغار). |
| - Edgar'ı bana bırak. | Open Subtitles | - أنت اسمحوا لي أن تقلق بشأن إدغار . |
| Amına koduğumun Edgar'ı. | Open Subtitles | إدغار اللعين |