"edmonton" - Traduction Turc en Arabe

    • إدمنتون
        
    • إدمونتون
        
    • ادمونتون
        
    - Batı Edmonton alışveriş merkezini hatırla, hani babamın seni bulması için polis çağırdığı... Open Subtitles أتذكر عندما ذهبنا إلى مول إدمنتون الغربى و إضطر أبى للاتصال بالشرطة لتعثر عليك؟
    12'sinde Philly ve 27'sinde Edmonton var. Open Subtitles فيلي" في الثاني عشر من الشهر" أو "إدمنتون" في السابع والعشرين منه
    Üniversitedeki ilk yılımda İsveç Elite liginde oynayan Edmonton'lu bir oda arkadaşım vardı. Open Subtitles أتعلمين,كان لدي رفيق في سكن السنة الأولى (في الكلية,من مدينة (إدمنتون انتقل للعب في دوري النخبة السويدي
    Edmonton'a gitmek üzere çıkacağız. Gerçekleşmesini sağla Open Subtitles سأغادر مع العميلة لارسون إلى إدمونتون خلال 15 دقيقة.
    Yani Edmonton Oilers'dan nefret ediyorsundur. Open Subtitles و هذا يعني أنك تكره فريق "إدمونتون أويلرز"
    "Heavy metal", Kanadalı Dennis Edmonton ve Mars Bonfire'ın yazdığı "Born to be Wild"ın sözlerinde geçer. Open Subtitles كان هیفی میتال موجودة في كلمات ولد ليكون البرية كتبه دينيس ادمونتون الكندية / المريخ مشعلة.
    Radyasyon. Ben... Benim işim herkesi Edmonton'a ulaştırmak. Open Subtitles بسبب الإشعاع (إن وظيفتي هي إيصال الجميع إلى (إدمنتون
    Edmonton'da her şey daha iyi olacak. Open Subtitles الأوضاع ستكون أفضل في (إدمنتون) , حسناً ؟
    Nükleer saldırıdan kurtulan 20 kişi Edmonton'a gidiyor. Open Subtitles عشرون ناجي من هجوم الأسلحة النوويّة متوجّهون (إلى (إدمنتون
    20 kişilik bir konvoy Seattle'ın patlama bölgesinden Edmonton'a gidiyordu. Open Subtitles مقطورة بها عشرون لاجئاً (يغادرون منطقة الإنفجار في (سياتل) إلى (إدمنتون
    Edmonton'u göremeyecek. Open Subtitles (لم يُكتَب لها أن تذهب إلى (إدمنتون
    - Edmonton'da ne var? Open Subtitles ماذا يوجد في (إدمنتون) ؟
    Edmonton bizi bekler. Open Subtitles فإن (إدمنتون) تنتظرنا
    Edmonton'a bir mil daha yaklaştık. Open Subtitles (أقرب بميل واحد من (إدمنتون
    Eli silah tutan her Kanadalı'nın, Edmonton'ın oradaki ağaca gelmesi gerekiyor. Open Subtitles فليجتمع كل الكنديين الذين في حالة (تسمح بالقتال عند شجرة (إدمونتون
    Yani Edmonton Oilers'dan nefret ediyorsundur. Open Subtitles و هذا يعني أنك تكره فريق "إدمونتون أويلرز"
    Flynn'in tek ailesi, Edmonton'da Jackson isimli bir kardeşi, gerçi halen ona ulaşılamadı. Open Subtitles المتبقي من عائلة (فلين) هو أخ اسمه (جاكسون) في (إدمونتون) -لم أستطع الوصول إليه
    Londra, Quebec Şehri ve Edmonton. Open Subtitles بندقية القنص (متعددة العمل) (لندن)، مدينة (كيبيك) و(إدمونتون)
    Flynn, Edmonton'dan, neden gidip bir bağlantı var mı diye bakmıyorsun? Open Subtitles (فلين) من (إدمونتون)، لماذا لا ترى إذا كان هناك صلة
    Memleketimde Edmonton'da bir avuç toprağım var. Open Subtitles لقد حصلت على حصه من المنزل. في "ادمونتون".
    Ancak rüyanda görürsün Edmonton. Open Subtitles هذا فى احلامك,ادمونتون

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus