- Bunun konuşmaya bir şey ekleyeceğini sanmıyorum - Evet, ekliyor. | Open Subtitles | لا أظن أن هذا سيضيف شيئئا لتلك المحادثة نعم هو يضيف |
Varsayalım ki banka, size kur yapmak için, maaşınıza fazladan 500 dolar ekliyor. | TED | تخيل أن البنك، يتودد إليك، يضيف 500 دولار شهريًا إلى راتبك. |
Anne, görüş alanını ölçen Callaway titanyum... - ...golf sopası almamız gerekiyor! - Her vuruşa metreler ekliyor. | Open Subtitles | أمي، نريد مضرب تيتانيوم كالاواي إنه يضيف الياردات عند أي تأرجح |
Her cadı kitaba bir şey ekliyor. | Open Subtitles | كل ساحرة قبلنا أضافت شيئاً لكتاب الظلال |
Yaşam maddeye bilgi ekliyor. | TED | أنظروا إلى الشكل. الحياة تضيف معلومات للمادة. |
Umarım beğenirsiniz. Herkes bir şeyler ekliyor. | Open Subtitles | أتمنى أن يعجبك الناس مازالوا يضيفون إليه |
Bangladeşli bir çocuğun tüm hayatı boyunca ebeveynlerinin karbon mirasına sadece 56 ton karbon eklediğini göz önünde bulundurun. Oysa Amerikalı bir çocuk 9,441 ton ekliyor. | TED | وليعد أن طفلًا بنجلاديشيًا يزيد 56 طنًا متريًا إلى تركة والديه من الكربون على مدار حياتيهما بينما بالمقارنة، طفلًا أمريكيًا يضيف 9,441 طنًا متريًا. |
Oh, iyi, TV beş kilo ekliyor. | Open Subtitles | حسنا ، التلفاز يضيف للوزن 10 باوندات |
Sonra topları alıyor ve onları iyice eziyor ve biraz roka ekliyor, biraz adaçayı Yunan peyniri ve sonra da karışımı domuzun arkasına sokuyor. | Open Subtitles | ثم بعد ذلك يأخذ تلك الخصى و يسحقهم... ثم يضيف إليه بعض البهارات... و جبنة الفيتا, و يدفعهم... |
O da renk, ahenk ve ritim ekliyor. | Open Subtitles | وهو يضيف الألوان والنسيج والتناغم. |
Biliyorum ki bu büyük bir miktar ekliyor. | TED | وأعتقد أنه يضيف كمية ضخمة. |
Günüme fazladan bir duş ekliyor. | Open Subtitles | يضيف دشاً إضافياً إلى يومي |
Sandalye bir yıl ekliyor. | Open Subtitles | الكرسي يضيف سنة لك |
Rishi'nin kumar problemi var. Prakash çayına viski ekliyor. Gopal eşini aldatıyor. | Open Subtitles | و (ريشي) لديها مشكلة المقامرة ، و (براكاش) يضيف الاسكوتش) الي الشاي ، و (جوبال) يخون زوجتة ، خنزير) |
Bronz insana 5 kilo ekliyor. | Open Subtitles | البرونز يضيف 10 باوندات |
Bana bunu neden söylediğini bilmiyorum Ve sonra ekliyor: | Open Subtitles | لما تقول هذا الكلام لي! لا أعلم :ثم أضافت |
Kamera üzerime beş kilo daha ekliyor. | Open Subtitles | لابد أن الكاميرا أضافت 10 باوندات لي |
Sonrada ekliyor, uzaktaki dış kutu. | Open Subtitles | ثُم أضافت "بعيداً" بعيداًعنالصندوق! |
Pürüzlü yüzeyler için de olsa, hayvanlar pençeler ekliyor. | TED | وللأسطح الخشنة، تضيف الحيوانات المخالب. |
Damlayı ve içindeki savunmasızları, darbe ve çarpmalara karşı daha çok korusun diye, bol bol tüylü ipek ekliyor. | Open Subtitles | تضيف حريراً خشناً أكثر لتحميه ومحتوياته الضعيفة من الضربات والصدمات. |
Babaanneniz hesaba otuz yıldır para ekliyor. | Open Subtitles | جدتك كانت تضيف إلى الحساب لحوالي ثلاثين سنة |
Dişi yumurtalarını dökerken, erkekler spermlerini karışıma ekliyor. | Open Subtitles | عندما تضع بيضها، يضيفون منيّهم للمزيج. |