| Koca tüylü şapkası, el bombası ve cephaneyle dolu kemeriyle. | Open Subtitles | قبعة فرو كبيرة و يحمل أحزمة الرصاص و القنابل |
| "Neredeyse" sadece el bombası ve at nalında sayılır. | Open Subtitles | أوشك هذه تطلق على سباق الخيول و القنابل اليدوية |
| 60 atımlık mermi, bir el bombası ve otomatik tabanca taşıyorum. | Open Subtitles | ، انا احمل معي 60 علبة ذخيرة . قنبلة و سلاح اوتماتيكي |
| - Defol git! Bin reali, bir el bombası ve bir sürücü isterim. | Open Subtitles | -أريد ألف ريال ، و قنبلة و سائق |
| Bir el bombası ve bin Reali istedi. | Open Subtitles | إنه يطلب قنبلة و ألف ريال |