"elektrik ve" - Traduction Turc en Arabe

    • الكهرباء و
        
    • والكهرباء
        
    • الكهربي و
        
    • و الكهرباء
        
    • وكهرباء
        
    • كهرباء أو
        
    • الكهرباء والمغناطيسية
        
    Ve kablosuz iletişim aynı elektrik ve su gibi bir olanak haline geldi. TED و الاتصالات اللاسلكية اصبحت ذات منفعة عامة مثل الكهرباء و الماء
    Evi, arabayı, elektrik ve gaz faturasını ödedim. Open Subtitles لقثد دفعت جميع أقساط المنزل و كذا فاتورة الكهرباء و الغاز
    Bu harita Alev'den çıkan elektrik ve veri kablolarını gösteriyor.. Open Subtitles هذه الخريطة تبيّن مسالك الكهرباء و الإتصالات
    İskan, elektrik ve taşımada istihdam yaratan büyük yatırımlar yapıldı. TED وكان هناك استثمارات ضخمة خلقت مجالات عمل كثيرة في مجالات الإعمار والكهرباء والمواصلات.
    Neredeyse dörtte üçü, gelirlerinin gıda, su, elektrik ve iyi bir yerde barınma gibi temel ihtiyaçlarını karşılamadığını belirtiyor. TED ما يقرب من ثلاثة أرباع يقولون أن دخلهم لا يغطي الخدمات الأساسية مثل الطعام والماء والكهرباء والسكن اللائق.
    Bu, evlerden ve yatakhanelerden oluşan bir yerin elektrik ve veri kablolarını gösteren bir harita. Open Subtitles هذه خريطة ترينا التخطيط الكهربي و البيانات تتكون من منازل و حجرات نوم
    elektrik ve telefonlara da pek güvenilmez. Open Subtitles خطوط الكهرباء و الهاتف لا يمكن الإعتماد عليها هنا
    Elektromanyetizma sadece elektrik ve manyetizma arasındaki ilişkiyi açıklamıyordu. Open Subtitles لم تفسر الكهرومغناطيسية العلاقة بين الكهرباء و المغناطيسية فحسب
    Güç ile kişisel ilişkimizi değiştiren şey elektrik ve manyetizma arasındaki ilişkinin iki yönlü olduğunun keşfiydi. Open Subtitles الذي غير علاقتنا الشخصية بالقدرة كان الاكتشاف بأن العلاقة بين الكهرباء و المغناطيسية تسير في اتجاهين
    İki ev de soyulmuş, elektrik ve telefon kesilmiş ve arka camdan girmişler. Open Subtitles تم قطع خطوط الكهرباء و الهاتف و اقتحموا من نافذة خلفية
    Aynı yöntem. elektrik ve telefon kesilmiş ve arka camdan girmiş. Open Subtitles نفس الاسلوب تماما خطوط الكهرباء و الهاتف مقطوعين
    Yerel harita deponun terk edilmiş olduğunu söylüyor ama elektrik ve gaz kullanımı ise tam tersini. Open Subtitles الخرائط تقول أن المستودع مهجور و لكن استعمال الكهرباء و الغاز يبرهن على وجود أحد
    Her şeyi durdurun. elektrik ve kirayı karşılayamayız. Open Subtitles أوقفوا كل شئ، فنحن لا نستطيع سداد رسوم الإيجار والكهرباء
    Orası; ışık, elektrik ve diğer her şeyin en küçük ölçeklerde işlediği bir bölgedir. Open Subtitles إنه عالم الضوء والكهرباء وكل شىء أيضا يعمل على أصغر المقاييس.
    Kirayı, elektrik ve su faturalarını ödemek zorundayım. Open Subtitles يتعين عليّ دفع الإيجار، والكهرباء والماء
    elektrik ve su faturanızı gizlice kim ödüyor? Open Subtitles من يقوم بدفع فواتير الماء والكهرباء من خلفكم؟
    20. yüzyıla bakarsanız, Endüstri Devrimi'nin teknolojilerine, trenler, elektrik ve bunların hepsi komünist bir diktatörlük, faşist bir rejim ya da liberal bir demokrasi yaratmak için kullanılabilirdi. TED إذا نظرت للقرن العشرين، لذا، التكنولوجيا للثورة الصناعية، القطارات والكهرباء وكل ذلك يمكن أن يستخدم لصنع دكتاتورية شيوعية أو نظام فاشي أو ديموقراطية ليبرالية.
    Bu Alev'den çıkan elektrik ve veri kablolarını gösteren bir harita. Open Subtitles هذه خريطة ترينا التخطيط الكهربي و البيانات "من "الشعلة
    elektrik ve ince zeka aynı şeyler. Open Subtitles الروح و الكهرباء هما نفس الشيء متشابهيين
    Ağaçlar, hayvanlar bir ev, elektrik ve İngiltere'de olduğu için havadaki nem. Open Subtitles أشجار، حيوانات، بيت، وكهرباء ولأنّ المضمار في إنجلترا وغالباً ما تكونُ نسبة الرطوبة عالية
    Hepsi elektrik ve suyun olmadığı küçük köylerde üstelik. Open Subtitles التي تعيش بعضها بدون كهرباء أو مياه جارية.
    elektrik ve Manyetizma bilim adamlarının ilgisini çekiyordu. Open Subtitles الكهرباء والمغناطيسية كانتا تُثيران إهتمام العلماء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus