Biliyorum berbat durumdayız, ama elimizdeki tek seçenek de bu gibi. | Open Subtitles | وأعلم بأننا نمزح، لكنه الآن سيصبح خيارنا الوحيد |
Bu da elimizdeki tek seçenek Oda'nın etrafındaki bölgeyi... bir kaç güvenlik muhafızıyla koruyabileceğiz demek. | Open Subtitles | خيارنا الوحيد هو حراسة القاعة و إحاطتها بحراس الأمن. |
Biraz ugrasiya ihtiyaci olan bir uçak elimizdeki tek seçenek olabilir. | Open Subtitles | طائرة تحتاج بعض الاصلاحات ربما تكون خيارنا الوحيد هنا |
Bizim vaktimiz yok ve sen elimizdeki tek seçenek olduğun için mi? | Open Subtitles | لإن الوقت ينفذ منا وأنتِ خيارنا الوحيد ؟ |
- elimizdeki tek seçenek bu. | Open Subtitles | هذا هو خيارنا الوحيد |
İşte, bu elimizdeki tek seçenek. | Open Subtitles | حسناً، هذا هو خيارنا الوحيد |
Bu elimizdeki tek seçenek. | Open Subtitles | هذا خيارنا الوحيد |