Elizabeth Keen hakkında garanti edebileceğim tek şey onu bulup öldüreceğimdir. | Open Subtitles | ما أضمنه لك بخصوص إليزابيث كين هو بأنني سأجدها و سأقتلها |
Kim olduğunu öğrenmek istiyorsan, Elizabeth Keen'e dokunmayacağının sözünü ver. | Open Subtitles | إذا كنت تريد معرفة من هو فعليك أن تعدني بأن لا تلمس إليزابيث كين |
Çünkü bahsi geçen kişi FBI Özel Ajanı Elizabeth Keen'di. | Open Subtitles | لإن الشخص المسئول " هى العميلة الفيدرالية " إليزابيث كين |
Elizabeth Keen neden teslim olduğunuzu biliyor mu? | Open Subtitles | . هل " إليزابيث كين " تعرف سبب تسليمك لنفسك ؟ |
Elizabeth Keen'e dokunmayacağının garantisini verene dek bir şey söylemeyeceğim. | Open Subtitles | سأقول كل شيء حتى تضمن لي أنك لن تلمس اليزابيث كين |
Donald Ressler. Elizabeth Keen. FBI. | Open Subtitles | . " رولاند ريسلر " , " إليزابيث كين" . من مكتب التحقيقات الفدرالية |
Şüphelinin adı Özel Ajan Elizabeth Keen. | Open Subtitles | " إسم المُشتبه بها هو العميلة الخاصة " إليزابيث كين |
Astlarının, haftalık randevunu bu kadar kabaca bölmelerinin nedeni, Elizabeth Keen'in sizin büyükelçiliğinize sığınması ve kendini tehlikede olan bir FSB ajanı olarak tanıtması. | Open Subtitles | السبب الذي قُمت من أجله بمقاطعة خلوتك " الأسبوعية بوقاحة هو " إليزابيث كين لقد أدخلت نفسها إلى السفارة |
Şüphelinin adı Ajan Elizabeth Keen. | Open Subtitles | " إسم المُشتبه بها هو العميلة الخاصة " إليزابيث كين |
Şimdi eski FBI ajanı Elizabeth Keen'in vurulduğu ve öldürüldüğü ile ilgili haberler aldık. | Open Subtitles | وقد وصلتنا تقارير للتو تقول بأن " العميلة الفيدرالية السابقة " إليزابيث كين تم إطلاق النار عليها وقتلها |
Ajan Ressler, Elizabeth Keen'i yakalamamıza yarayacak bir delili saklıyor musunuz ? | Open Subtitles | أيها العميل " ريسلر " هل قُمت بحجب أى دلائل مادية قد تؤدي إلى القبض على " إليزابيث كين " ؟ |
Hanover tutuklaması Elizabeth Keen'i araştırmamıza başladıktan sonra oldu. | Open Subtitles | إلقاء القبض على " هانوفر " جاء " مع مطاردتك لـ " إليزابيث كين |
Elizabeth Keen'in aklanması artık an meselesi. | Open Subtitles | " أعتقد أنه قد حان الوقت لتبرئة " إليزابيث كين |
Bu daha bir başlangıç, ve adamlarının tek çıkış yolunun Elizabeth Keen'i temize çıkartmak ve Müdürü bana bırakmak olduğunu fark etmeden de durmayacağım. | Open Subtitles | هذه هى فقط البداية وأنا لن أتوقف حتى يُدرك شركائه أن الطريقة الوحيدة لهم للمُضي قُدماً " هى تبرئة " إليزابيث كين |
Elizabeth Keen'e yardım etmek için ne yaparsın? | Open Subtitles | ما الذي قد تفعله لمساعدة " إليزابيث كين " ؟ |
Elizabeth Keen'in defterini dürme zamanın geldi. | Open Subtitles | " لقد حان الوقت لك لكى تكتب النهاية على قصة " إليزابيث كين |
Elizabeth Keen'i gizli bir yere götürürüz sorgularız, oradan kaçmaya kalkışacaktır. | Open Subtitles | سنصطحب " إليزابيث كين " إلى موقع غير معلوم لإستجوابها ، حيث ستُحاول الفرار |
Elizabeth Keen, şehir merkezindeki salona güvenle götürülüp bekletilmeniz için buradayım. | Open Subtitles | أنا هُنا يا " إليزابيث كين " لمرافقتك لوسط المدينة حيثُ ستُعقد جلسة الإستماع إلى أقوالك في التهم المُوجهة ضدك بأمان |
Elizabeth Keen, size şehir merkezine kadar eşlik etmek için buradayım. | Open Subtitles | " إليزابيث كين " أنا هُنا لمرافقتك إلى وسط المدينة |
Elizabeth Keen'in iyiliği ve güvenliği bu hepimizin paylaştığı derin bir endişenin bir kanıtı aslında. | Open Subtitles | على القلق الذي نتشاركه جميعاً " بشأن سلامة وعافية " إليزابيث كين |
Elizabeth Keen, bu Claude Hippeau Savillion'un Kıdemli Başkan Yardımcısı. | Open Subtitles | اليزابيث كين ، هذا هو كلود Hippeau ، نائب الرئيس الأول من Savillion . |