| emekliliğimin ardından kendimi çok baskı altında hissediyordum. | Open Subtitles | أنا كنت تحت الكثير من الضغط الذى تبع تقاعدي عن العمل |
| Konsey bu dostane talebi kabul ederse devam eden emekliliğimin çok daha çekici olacağı kanaatindeyim. | Open Subtitles | لكنني اعتقد انني سوف اجد تقاعدي الدائم اكثر جاذبية لو ان المجلس وافق على هذا الطلب اللطيف |
| emekliliğimin bir kurşun olacağını sanmıştım. | Open Subtitles | إعتقدتُ بأنَّ تقاعدي سيكونُ بمثابةِ رصاصةٍ قاتلة |
| Fark etmemiştim... emekliliğimin seni mahvedeceğini. | Open Subtitles | انا لم ادرك ان تقاعدي سيؤثر عليك |
| Şimdi emekliliğimin şartlarını tartışalım. | Open Subtitles | الآن... دعونا نناقش شروط تقاعدي |