"emekliliğine" - Traduction Turc en Arabe

• التقاعد
• تقاعده
• تقاعدك
• معاشه

Sizin gibi Emekliliğine az kalmış yaşlı bir gazinin şerefine giydim.
مكافأه جميله لمحارب قديم على وشك التقاعد مثلك تماما

Emekliliğine üç gün kaldı. Bunun sana bir yararı olmaz.
تبقى لك ثلاثه ايام على التقاعد هذا لن يفيدك

Eğer karşı çıkan varsa johnny'nin Emekliliğine katılmakta özgürdür.
أي واحد منكم الذين يختلفون هي موضع ترحيب للانضمام جوني في التقاعد.

Emekliliğine dek 5 yıl boyunca, araştırma ekibinin lideri olarak hizmet verdi.
لمدة خمس سنوات حتى تقاعده شغل منصب رئيس الفريق العلمي

Peter Devereaux ve sen 1998'den 2008'deki Emekliliğine kadar birlikteydiniz.
قمتَ بتدريب بيتر ديفرو منذ عام 1998م حتى تقاعده في عام 2008م

Yani neden Emekliliğine üç aydan az bir süre kala Alman Luger'iyle bir adamı göğsünden vurdun ki?
لذا لماذا تلزم لاجر الماني في صدر شاب ثلاثة شهور قصيرة من تقاعدك خمسه مليون دولار.

Söyle, benim için üzülmeyi bıraksın. Kendi Emekliliğine mal olur.
اخبره ان يتوقف عن الجزن علىّ سيؤثر هذا فى معاشه

Emekliliğine az kaldı değil mi?
على أيةِ حال إنك على وشك التقاعد, أليس كذلك؟

Yani neden Emekliliğine üç aydan az bir süre kala, Alman Luger'iyle bir adamı göğsünden vurdun ki?
لماذا طعنت الشاب بمديةالمانية في صدره قبل التقاعد بثلاثة اشهر?

Emekliliğine daha çok var. Bu aşağılıklar yüzünden işinden olabilirsin.
أنتِ بعيدة كل البعد عن التقاعد بأن تسمحي لأولئك الحمقى بأن يدينوك

Mesela geçen hafta, Emekliliğine iki gün kalmış yaşlı ve kır saçlı polis aranıyor ilanına başvurdum.
الاسبوع الماضي استجبت لإعلان لشرطي قديم قلق على بعد يومين من التقاعد

Ama Emekliliğine bir adım daha yaklaştın.
ولكن مهلاً , فأنت على بُعد خطوة واحدة من التقاعد

Tuhaflıkları yüzünden sahadan çektiler, Emekliliğine üç hafta vardı.
لقد سحبوه من الميدان بسبب تصرفاته الغريبة لقد كان قبل التقاعد بثلاثة أسابيع

Emekliliğine iki yıl kala işine son verdiler.
سنتين وهى خجلى من التقاعد حتى قاموا بطردها

Emekliliğine kadar...
حتى موعد تقاعده ؟

Kaptan Freedom, Emekliliğine son verip hala yenilmez bir şampiyon olduğunu ispatladı.
المدرب (فريدم) بعد تقاعده ما يزال بطل لا يهزم

- Kuzeyde bir yerlerde takıldığını duydum. - Emekliliğine son verin o halde.
في مكان ما في الجنوب - أوقف تقاعده -

Özellikle de Emekliliğine yaklaşmışken.
خصوصا وهو على وشك تقاعده

Dışarıda yaptığın her şeyi bilmek istiyorum yoksa Emekliliğine kadar rapor yazmanı sağlarım.
وأريد أن أعلم بكلّ خطوة ... تتخطوهها في الخارج وإلا سأدعك تكتب التقارير حتّى حين تقاعدك

Emekliliğine.
بصحتك راتب تقاعدك

Babanın Emekliliğine mâl oldun.
كلفت والدك معاشه