| Gelecek hafta emekliye ayrılacak olan becerikli ustamız. | Open Subtitles | إنه العامل الذي سيتقاعد الاسبوع القادم |
| Aslında son uçuşu olabilir. emekliye ayrılacak. | Open Subtitles | قد تكون هذه رحلته الأخيرة سيتقاعد |
| Yoksa Whitey "play-off"a kalamadan emekliye ayrılacak. | Open Subtitles | و إلا فإن (وايتى) سيتقاعد بدون أن يحقق إنجازاً أخيراً |
| Bu önemli çünkü Şerif emekliye ayrılacak gibi görünüyor. | Open Subtitles | مهمين لأن الشريف سيتقاعد |
| Sonra Stanfield emekliye ayrılacak. | Open Subtitles | (بعدها سيتقاعد (ستانفيلد |
Arabe 
Anglais 
Français 
Espagnol 
Allemand 
Portugais 
Turc 