"en kötüsü de" - Traduction Turc en Arabe

    • هو أسوء جزء
        
    • أسوأ جزء
        
    • الأسوأ من ذلك
        
    • والأسوأ من
        
    • و الأسوأ من
        
    • وأسوء شيء
        
    • هو الأسوأ
        
    • ما هو أسوء
        
    • أسوء ما في
        
    • أسوأ ما بالأمر
        
    • أسوأ ما في
        
    • أقذر من
        
    • الأسوأ عندما
        
    • الأسوأ في
        
    • اسوء شيء
        
    En kötüsü de ne biliyor musun? Open Subtitles "أتعلمين ما هو أسوء جزء فى هذا؟"
    En kötüsü de, bu filmi yaptılar ve kitabımdan kalan tek şey ismiydi. Open Subtitles أسوأ جزء أنهم قاموا بعمل الفيلم والشيء الوحيد الذي إرتبط بكتابي هو العنوان
    En kötüsü de, bir katili işe alarak şirket kurallarını çiğnediniz. Open Subtitles الأسوأ من ذلك أنك أنتكهتم سياسة الشركة و أستأجرتم قاتل مأجور
    En kötüsü de duramayacagimi sandim. Open Subtitles أسوأ جزء هو أنني إعتقدت أنني لن أتمكّن من التوقّف
    En kötüsü de sesin kafamın içinde olması çünkü onları duyabileceğin şekilde konuşuyorlar. Open Subtitles أسوأ جزء كان ذلك الصوت بداخل رأسى لأنهم.لأنهم يتحدثون معك حتى تتمكن من سماعهم
    En kötüsü de şu an çişimi yapıyor olmam. Open Subtitles أسوأ جزء هو أنا التبول فقط في الوقت الحالي.
    Ama En kötüsü de kalplerinde bunca zehir olanlar herkesi kontrol edemedikleri için sefil halleriyle ruhumuzu öldürmeye çalışanlardır. Open Subtitles و الأسوأ من ذلك كله من حاولوا قتلنا و الذين لديهم من الحقد والغل ما لا يستطيعوا التحكم فيه
    Ve En kötüsü de, yalnızca 3 hafta önce açıklandı, birçoğunuz da görmüş olmalı, The Economist. TED والأسوأ من هذا كله، فقد أٌصدرت منذ ثلاثة أسابيع، وقد رآها معظمكم ، ذي ايكونومست.
    - En kötüsü de yapabileceğimiz hiçbir şeyin olmaması. Open Subtitles وأسوء شيء هو أن ليس بوسعنا فعل شيء تجاهه
    En kötüsü de bu. Ben senin kızınım. Open Subtitles هذا هو الأسوأ ..
    En kötüsü de ruhen Tanrı için doğru değiliz ve ona yardım etmek için uygun değiliz. Open Subtitles ونحن لا نستطيع ان نتحمل ما هو أسوء امام ابانا ونحن غير ملائمين لمساعدتها.
    En kötüsü de, Luchs olmayınca gerçekten yalnız hissediyorum. Open Subtitles أسوء ما في الأمر أنني كنت أشعر حقا ...بالوحدة من دون لوكس
    En kötüsü de Harriet'i ona yönlendirdim. Open Subtitles أسوأ ما بالأمر أنني أقنعتها بأن تعجب به.
    En kötüsü de bu değil. Gel, sana söylemem gereken şeyler var. Open Subtitles هذا ليس أسوأ ما في الأمر هيا، يجب أن أخبركِ بشيء
    duygulu ve tüm ahlaksız kelimelerin En kötüsü de... Open Subtitles شعور مكثف و أقذر من كل الكلمات القذرة ..
    En kötüsü de dışarı çıkıp telgrafı tamir etmek. Open Subtitles الأسوأ عندما تُجبر على الذهاب للخارج وتصلح السلك
    En kötüsü de kimse bana inanmıyor. Open Subtitles والشيء الأسوأ في كل هذا أن لا أحد يصدقني.
    En kötüsü de kokulardır. Open Subtitles الروائح هي اسوء شيء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus