endişelerimizin en büyüğü Orval'sa, bence gayet iyi gidiyoruz demektir. | Open Subtitles | اذا كان اورفال اسوء مخاوفنا , فاننا سوف نبلى حسنا |
Şaşırtıcı olan, endişelerimizin bizi daha konsantre olmaya ve doğru yola itmesi. | TED | لكن المفاجئ هو أننا غالبًا ما نقف عقبة بطريق أنفسنا تحديدًا لأن مخاوفنا تدفعنا للتركيز بشدة. |
Para basma deneyimlerinden öğrendiğimiz üzere, oluşabilecek endişelerimizin kurallarla önüne geçebiliriz. | TED | و، كما تعلّمنا مع مخططات طباعة الأموال، يمكنُ تهدئة مخاوفنا مهما كانت عن طريق القوانين. |
Bu gezegenin en değerli hazinelerini çalman şu anki endişelerimizin en ufağı. | Open Subtitles | سرقتك كنز هذا الكوكب الآمن.. هو أقل مخاوفنا حالياً.. |
Osmanlıların farkındaydık ama endişelerimizin ve kaygılarımızın merkezinde değillerdi. | Open Subtitles | ،تحديًا عسكريًا مباشرًا كنا على دراية بالعثمانيين لكن لم يكونوا محوريين في قلقنا أو مخاوفنا |
Başkan Hanım, iyimserliğinizi takdir ediyorum fakat nasıl olur da Hassan'ın dul karısının kukla başkanlık yaparak IRK yönetiminin sergilediği dengesiz tavırlara olan endişelerimizin azalacağına inanırsınız bunu anlamıyorum. | Open Subtitles | سيادة الرئيسة، أقدر لكِ تفاؤلكِ لكنني لا أفهم كيف تعتقدين أن تنصيب أرملة (حسان) بشكل رمزيٍ سوف يخفف من مخاوفنا بشأن استقرار حكومة الجمهورية |