endişelerinizi baş sekretere birçok kez ilettim ve o da bunları listeye ekledi. | Open Subtitles | لقد أبلغت مخاوفك إلى المسؤول الأول في عديد المناسبات، وقد رفعها للمسؤول الأعلى |
endişelerinizi anlıyorum amiral ancak hayatlar tehlikedeydi. | Open Subtitles | أنا اتفهم مخاوفك ايها العميد. لكن أرواح كانت على المحك لم يكن لدينا ما نفعله |
- Negatif. Teröristlerle pazarlık yapmayız. endişelerinizi dinlemeye hazırım. | Open Subtitles | سلبى ، نحن لا نتفاوض مع الارهابيين انا ارغب فقط فى الاستماع الى مخاوفك |
Beyler, endişelerinizi anlıyorum ama şu anda kontrata bakıyorum ve.... | Open Subtitles | أيها السادة، أتقهم قلقكم لكنني أنظر للعقد الآن |
Beyler, endişelerinizi anlıyorum. Çok zor bir durum. | Open Subtitles | ايها السادة , انني اتفهم قلقكم وهذا موقف صعب |
Bu süreçte lütfen endişelerinizi kendinize saklayın. | Open Subtitles | في هذه الأثناء, فلتُبقي مخاوفك لنفسك رجاءً. |
Koloni çöküş sendromu konusundaki endişelerinizi anlıyorum, gerçekten. | Open Subtitles | أرغب بمشاركة مخاوفك بشأن إجمالي أمر انهيار المعسكرات الفوضوي، انا كذلك |
Sayın yargıç bu yeni kanıt ek maddeyle ilgili endişelerinizi giderecektir. | Open Subtitles | حضرة القاضي اعتقد ان هذه الادله سوف تلامس مخاوفك تجاه القانون التشريعي الاول |
endişelerinizi anlıyorum. Şu an benim için en önemli şey sizin hissettikleriniz. | Open Subtitles | أسمع مخاوفك ، لا شيء أكثر أهمية لي الآن |
Belki duygularınızı ve endişelerinizi anlatmak... | Open Subtitles | ربما يمكنك أن تتكلم عن مشاعرك عن مخاوفك |
Sizi temin ederim, endişelerinizi paylaşıyorum. | Open Subtitles | أريد أن أؤكد لك أن مخاوفك هي مخاوفي |
Richard hakkında endişelerinizi kendinize soru yapmak izin vermeyin. | Open Subtitles | (لا تدعي مخاوفك عن (ريتشارد تجعلك تشككين بنفسك |
endişelerinizi anlıyorum. | Open Subtitles | أنا أتفهم مخاوفك تماماً |
Bu endişelerinizi Maurice'e bizzat söylemek istermisiniz? | Open Subtitles | هل نعبّر عن مخاوفك مع (موريس) مباشرة؟ -لست متأكد إن كان ذلك ضرورياً -لا، لا، لا، أعتقد علينا ذلك |
endişelerinizi anlıyorum, doktor. | Open Subtitles | أتفهم مخاوفك يا دكتور |
Rahatlamak için endişelerinizi sermek zorundasınız. | Open Subtitles | .يجب عليك أن تريح مخاوفك |
Bugün bu söyleşiye katılıp, ...hepinizle beraber burada olup, ...endişelerinizi dinleyip,sorularınıza cevap verebileceğim için minnettarım. | Open Subtitles | لإجراء حوار معكم اليوم لسماع قلقكم وإجابة أسئلتكم ليس هناك وسطاء او نقاد |
Doğrusu, onun güvenliği hakkındaki endişelerinizi paylaşıyorum. | Open Subtitles | فى الواقع ، انا أشارككم . قلقكم على سلامته |
Sorunlarınızı ve endişelerinizi azaltmak için buradayım. | Open Subtitles | أنا هنا لأبدد بعض مشاكلكم و قلقكم |
endişelerinizi anlıyoruz ama uyuşturucuyla mücadele patronunun zamanını harcayarak 45 kilometrelik yol gelip bu mesajı bizzat getirmesine hiç gerek yoktu. | Open Subtitles | نحن نتفهم قلقكم ..لكن ، كما تعرفون أن يقود مفوّض مركز مراقبة المخدّرات ...48كلم شمالا لمجرد تسليم هذه الرسالة ، هذا غير ضروري |
endişelerinizi kökten yok edeceğiz. | Open Subtitles | سنمحوا أساس قلقكم |
endişelerinizi saygıyla kabul ediyorum belki yaram ve gemiyi tanıyan biri bana eşlik ederse daha rahat hissedersiniz. | Open Subtitles | أنا أقر وأحترم قلقكما ربما ستشعران بثقة مزيدة إن كنت مرافقاً لشخص لديه إلمام بكل من المركبة وإصابتي |