Bay English, bu akşam Hong Kong'a gidiyorsunuz. Fisher sizi orda karşılayacak. | Open Subtitles | إنجلش ستذهب لهونج كونج الليله و فيشر سيتصل بك هناك |
Bu servisi bir kez gülünç duruma düşürdünüz, English. | Open Subtitles | لقد جعلت من أجهزتي مهزلة للجميع يا إنجلش |
Bay English, lütfen. Ben bir profesyonelim. | Open Subtitles | سيد إنجلش أرجوك إنني محترفة في هذا المجال |
Kadınlar üstündeki gücünüzü fazla ciddiye alıyorsunuz Bay English. | Open Subtitles | انت تبالغ في تقدير قوتك على النساء سيد انجليش |
Sauvage'ın milyarlık L7 imparatorluğu, English, 60 ülkede 400'ün üstünde hapisanede iş yapıyor. | Open Subtitles | سوفاج الامبراطور البليونير, انجليش انه يدير ويمتلك اكثر من 400 سجن في 60 دولة |
Bunlar aslında hapishanenin dışındaki üç tane caddenin ismi. English, Fitz ve Percy. | Open Subtitles | توجد 3 شوارع تؤدي الى السجن إنجليش ، فيتز ، وبيرسي |
Böylece eyalet askerlerinin ve helikopeterlerin nerelerden geldiklerini görüyorum. English'den gelen polis arabalarını görüyorum, | Open Subtitles | لأرى من أي إتجاه ستأتي القوّات والمروحيات، وعندما رأيت سيارات الشرطة تأتي من شارع إنجليش |
Yanımda, Dedektif Terrence English ve Bölge Başsavcısı Asistanı Bayan Lopez. | Open Subtitles | (والمحقق (تيرنس انجلش (ومساعدة المدعي العام الانسة (لوبز |
Senin için her şey bitti, English. Bu çizginin sonu. | Open Subtitles | لقد انتهى أمرك يا إنجلش إنها نهاية مسيرتك |
Ancak yeni hayata başlamak hiç de kolay olmayacak, English. | Open Subtitles | لكن الماضي يجب أن تبدله بحياه جديده و هذا لن يكون سهلاً "يا "إنجلش |
Bir defasında, bu servisin dışında espri yaptınız. English. | Open Subtitles | لقد جعلت من الجهاز أضحوكه "ذات مره يا "إنجلش |
Ülkene ihanet edebilirsin, arkadaşlarını kandırabilirsin ama Johnny English 'den kaçamazsın... | Open Subtitles | يمكنك أن تخون وطنك و تخدع أصدقاءك لكن لا يمكنك الهرب "من "جوني إنجلش |
Bir şeyleri kurcalamadan durur musun, English? | Open Subtitles | هل من الممكن أن تكف عن العبث يا إنجلش ؟ |
Umarım bizim için elinizde birşeyler vardır, Bay English. | Open Subtitles | أرجو أنك حصلت على شيء يا إنجلش |
Şimdi, English, senden bu akşam kulede olmanı ve sergiyi gözlemeni istiyorum. | Open Subtitles | الان, انجليش, انا اريدك ان تكون في البرج الليله,لتراقب ازاحة الستار |
Bay English, Albay Sör Anthony Chevenix, Kraliyet Muhafızları'nın başı. | Open Subtitles | سيد انجليش, العقيد السيد انطوني شفنكس رئيس الحرس الملكي |
Görgüm nerde kaldı? Johnny English, | Open Subtitles | اوة انا اسف جداً اين ذهبت اخلاقي جوني انجليش |
Ancak yeni hayatına giden yolculuğun hiç de kolay olmayacak, English. | Open Subtitles | و لكن يجب أن تخطو إلى طريق حياة جديدة و هذا لن يكون سهلا يا إنجليش |
Bir süredir yoktunuz, English. | Open Subtitles | لقد كنت بعيدا لبعض الوقت يا إنجليش |
English Bulvarı. | Open Subtitles | أعتقد بأنه شارع إنجليش |
Bay English, Bayan Mulligan, ben Dr. Smoot. | Open Subtitles | (سيد (انجلش), سيدة (مولغان انا الطبيبة (سمون) ادخلا رجاءاً |
Bay English lütfen. Ben bir profesyonelim. | Open Subtitles | سيد "أنجلش" لو سمحت أنا محترفه |
. Body English'teki olay için mi buraya geldin? | Open Subtitles | أتحضر لأجل حفلة (بودي إنغليش)؟ |