| Ve sonsuzlukları bunu erdeme dönüştürmeye çalışırken harcıyoruz. | TED | ونقضي الخلود الأبدي في محاولة لترجمة ذلك إلى الفضيلة. |
| Onun için, Tranio, telsete çalışmalarında Şimdilik erdeme ağırlık vereceğim | Open Subtitles | وبالتالي ، ترانيو ، للمرة سأدرس الفضيلة ، وهذا الجزء من الفلسفة |
| Birisinin erdeme olan inancı, erdemin kendisinden daha mı önemlidir? | Open Subtitles | ان الشخص الذي يؤمن بالفضيلة هو شيئ أهم من الفضيلة نفسها |
| Galiba aşk, erdeme üstün geldi. Teşekkür-- | Open Subtitles | يبدو أن الحب تغلب على الفضيلة. |
| Galiba aşk, erdeme üstün geldi. Teşekkür... | Open Subtitles | يبدو أن الحب تغلب على الفضيلة. |