Kanun budur ve hiçbir Spartalı, kul veya halk erkek veya kadın, köle veya kral kanunun üstünde değildir. | Open Subtitles | هذا هو القانون. ولا اسبراطي، شخص مهم أو مواطن، رجل أو امرأة , عبد أو ملك فوق القانونِ. |
Bir erkek veya sadece tek bir kişi olduğunu varsaymayalım hemen. | Open Subtitles | لسنا بحاجة لإفتراض أنّه رجل أو مجرد شخص واحد |
O zaman tanrı olurdun, ve hiçbir erkek veya kadın... böyle olmak için tasarlanmamıştır. | Open Subtitles | عندها ستكون إله، لا رجل أو إمرأة حيث كان مقدر أن تكون |
Bir erkek veya kadın için bu dünyadaki en iyi şey bir atın üstüdür. | Open Subtitles | ـ قليلا أفضل شيء في العالم لداخل رجل أو إمرأة... خارج حصان |
- Birlikte oynayabileceğiniz erkek veya kız kardeşiniz olacak. | Open Subtitles | سيكون لكما أخ صغير أو أخت صغيرة لتلعبا معهما |
Senin, bir erkek veya kız kardeşin olacak. | Open Subtitles | مامتك سوف تفعل ذلك. سيكون لديك أخ أو أخت. |
Bir gönüllü istiyorum, erkek veya kadın. | Open Subtitles | سأحتاج متطوع رجل أو إمرأة . |
Benim Feminist tanımım şu: "Feminist, şunu söyleyen erkek ve kadındır-- [Gülüşmeler] [Alkışlar] Feminist, şunu söyleyen bir erkek veya kadındır; "Evet, günümüzde cinsiyetle alakalı bir problem var ve bunu düzeltmeliyiz. | TED | أنا أعرف كلمة نسائية كالتالي: "نسائية هي كل رجل أو امرأة تقول... (ضحك) (تصفيق) نسائية هو كل رجل أو امرأة تقول: "نعم، هناك مشكل في الجنسانية بوضعها الراهن، وعلينا تصحيح الوضع. |
Annenin karnında senin için bir erkek veya kız kardeş var. | Open Subtitles | هناك أخ أو أخت صغير في بطن والدتك |
Birinin ya da birilerinin erkek veya kız kardeşi vardır! | Open Subtitles | كل شخص عنده أخ أو أخت |